Soru: Devlet memuru olarak görev yapmaktayım . aday memur iken Türkiye Büyük Millet Meclisinde 6253 sayılı Kanun çerçevesinde aylıksız izinli olarak görevlendirildim . Halen TBMM de danışman olarak çalışıyorum . Halen görevlendirmem devam ediyor. göreve başlamamdan bu yana üç yılı aşkın süre geçtiğinden bahisle, asalet tasdikinin yapılması mümkün mü?
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 54'üncü maddesinde, "Aday olarak atanmış Devlet memurunun adaylık süresi bir yıldan az iki yıldan çok olamaz ve bu süre içinde aday memurun başka kurumlara nakli yapılamaz." hükmüne yer verilmiş; söz konusu Kanunun 55'inci maddesinde, "Aday olarak atanan memurların önce bütün memurların ortak vasıfları ile ilgili temel eğitime, bilahare sınıfları ile ilgili hazırlayıcı eğitime ve staja tabi tutulmaları ve Devlet memuru olarak atanabilmeleri için başarılı olmaları şarttır. Temel eğitim ile hazırlayıcı eğitim aynı kurumda yapılır. Eğitim süreleri, programları, değerlendirme esasları ve hangi kurumların sorumluluğunda yapılacağı ve diğer hususlar Başbakanlıkça hazırlanacak bir yönetmelik ile düzenlenir." hükmü düzenlenmiş; anılan Kanunun 56'ncı maddesinde, adaylık süresi içinde temel eğitim, hazırlayıcı eğitim ve staj devrelerinin her birinde başarısız olanlarla adaylık süresi içinde hal ve hareketlerinde memuriyetle bağdaşmayacak durumları, göreve devamsızlıkları tespit edilenlerin ilişiklerinin kesileceği hükme bağlanmış olup, adı geçen Kanunun 57'nci maddesinde adaylık süresi içinde aylıktan kesme veya kademe ilerlemesinin durdurulması cezası almış olanların da disiplin amirlerinin teklifi ve atamaya yetkili amirin onayı ile ilişiklerinin kesileceği; 58'inci maddesinde ise, "Adaylık devresi içinde eğitimde başarılı olan adaylar disiplin amirlerinin teklifi atamaya yetkili amirin onayı ile onay tarihinden geçerli olmak üzere asli memurluğa atanırlar. Asli memurluğa geçme tarihi adaylık süresinin sonunu geçemez." hükmü getirilmiştir.
Diğer taraftan, 21/02/1983 tarihli ve 83/6061 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kabul edilerek 27/06/1983 tarihli ve 18090 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Aday Memurların Yetiştirilmelerine İlişkin Genel Yönetmelik" in 4'üncü maddesinin (a) bendinde, temel eğitim, hazırlayıcı eğitim ve stajın birbirini takip eden sıra içinde devam edeceği; (b) bendinde, temel eğitimin hedefinin, aday memurlara Devlet memurlarının ortak vasıfları ile ilgili bilinmesi gereken asgari bilgileri vermek olduğu ve bu eğitimin süresinin on günden az, iki aydan çok olamayacağı; (c) bendinde, hazırlayıcı eğitimin hedefinin, aday memurların işgal ettikleri kadro ve görevleri dikkate alınarak, bu görevlerin yürütülmesi için gerekli bilgi ve becerileri kazandırmak ve görevlerine intibakını sağlamak olduğu ve bu eğitimin süresinin bir aydan az, üç aydan çok olamayacağı; (d) bendinde ise, stajın hedefinin, aday memurlara hazırlayıcı eğitim döneminde verilen teorik bilgileri ve işgal ettikleri kadro ve görevleri ile ilgili diğer bilgi ve işlemleri ve kazandırılan becerileri uygulamak suretiyle tecrübe kazandırmak olduğu ve staj devresinin iki aydan az olmayacak şekilde adaylık süresi içinde tamamlanacağı hüküm altına alınmıştır.
Bununla birlikte, 01/12/2011 tarihli ve 6253 sayılı "Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı İdari Teşkilatı Kanunu"nun"Sözleşmeli personel" başlıklı 30'uncu maddesinin beşinci fıkrasında "…Bu kapsamdaki personel ilgili mevzuatında yer alan süre sınırlamalarına tabi olmaksızın ihtiyaç duyulan hizmet süresince kurumlarından aylıksız izinli olarak da bu madde hükümleri uyarınca TBMM'de görevlendirilebilir. Aylıksız izinli çalışanlara çalıştıkları görev unvanları dikkate alınarak birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri uyarınca ödeme yapılır ve bunların sosyal güvenlik kurumu ile ilişkileri kendi kurumlarındaki statüleri dikkate alınarak devam ettirilir. TBMM Başkanlığının bu konudaki talebi ilgili kurum ve kuruluşlarca ivedilikle sonuçlandırılır. Bu personelin TBMM'de çalıştıkları süre, varsa mecburi hizmetlerine sayılır ve bunlara TBMM'de çalıştıkları süre karşılığında herhangi bir mecburi hizmet yükletilmez. Bunlardan aylıksız izinli olarak çalıştırılanların TBMM Başkanlığında geçen süreleri kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinde değerlendirilir ve bu süreler terfi ve emekliliklerinde hesaba katılır. Terfileri başkaca bir işleme gerek duyulmadan süresinde yapılır. İdari Teşkilat kadro veya pozisyonlarında bulunan personel de ikinci ve üçüncü fıkrada belirtilen sayılar aşılmamak kaydıyla aylıksız izinli olarak bu fıkralarda belirtilen görev unvanlarında çalıştırılabilirler. Bunlardan 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 14 üncü maddesi kapsamında bulunanların, geçici 14 üncü maddedeki hakları saklıdır." hükmüne yer verilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 55 ve 58'inci maddelerinde yer alan hükümlerden, aday memurların asli memurluğa atanabilmeleri için temel eğitim, hazırlayıcı eğitim ve staj sürecini başarıyla tamamlamalarının zorunlu olduğu anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 54'üncü maddesinde ise adaylık süresinin bir yıldan az iki yıldan çok olamayacağı hükme bağlanmıştır. Ancak bahsedilen Kanunda adaylık süresinin nasıl hesaplanması gerektiğine ilişkin herhangi bir husus bulunmamaktadır. Adaylık süresinin, aday memurun göreve başladığı tarihten itibaren bir yıl ila iki yıl sonraki tarih olarak kabul edilmesi, adaylık süresi içinde bazı özel sebeplerden dolayı adaylık eğitimlerini alamayan ya da tamamlayamayan memurlar açısından mezkûr Kanunun 55 ve 58'inci maddelerinin yerine getirilememesi durumunu ortaya çıkaracaktır. Ayrıca, belirtilen Kanunun 56'ncı maddesinde yer alan, adaylık süresi içinde hal ve hareketlerinde memuriyetle bağdaşmayacak durumları, göreve devamsızlıkları tespit edilenlerin ilişiklerinin kesileceği; 57'nci maddesinde yer verilen, adaylık süresi içinde aylıktan kesme veya kademe ilerlemesinin durdurulması cezası almış olanların ilişiklerinin kesileceğine ilişkin maddeler, adaylık süresinin aday memurun hal ve hareketlerinin değerlendirildiği bir süre olarak öngörüldüğünü göstermektedir.
Bu itibarla,
1) Memurun kurumla ilişkisinin fiilen askıda olduğu ve herhangi bir şekilde eğitim verilmesinin ya da hal ve hareketlerinin değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığı aylıksız izinde geçen sürelerin adaylık süresinden sayılmadığı,
2) İlgili personelin memurluk statüsüne, dolayısıyla kadrosunun bulunduğu Bakanlığına dönmesini (aylıksız izninin bitimi) müteakip adaylık süresinin yeniden işlemeye başlayacağı,
3)Adaylık süresi içerisinde gerçekleştirilmedi ise adaylık eğitiminin (temel eğitim, hazırlayıcı eğitim ve staj) gerçekleştirilmesi ve asgari bir, azami iki sene sonunda engel bir durumun bulunmaması halinde asli Devlet memuru olarak atanması gerektiği değerlendirilmektedir.