Ne kadar yasal düzenleme yapılırsa yapılsın ne kadar tedbir alınırsa alınsın insanların dikkatsizliği bazen üzücü olaylara sebebiyet veriyor, iş kazaları yaşanabiliyor. Genel anlamıyla bir olayın iş kazası sayılabilmesi için sigortalının işyerinde olması ya da işyeriyle ilgili bir yerde bulunması aranıyor. Çalışan işyeri dışında asıl işini yapmadığı sıralarda da bir kaza geçirirse bu iş kazası olarak sayılıyor.
Sigortalı işyerinde işini yaparken ya da dinlenirken bir kalp krizi geçirirse, bu iş kazası sayılıyor. Aynı çalışan işveren tarafından bir yere gönderilse orada verilen işi yapmadığı bir esnada bile kalp krizi geçirirse yine iş kazası olarak değerlendiriliyor. Eğer işle ilgili olan zamanın dışında bir olay gerçekleşirse, örneğin çalışan işten ayrıldı ve evine giderken trafik kazası geçirdi ise bu iş kazası sayılmıyor. Fakat trafik kazası şirket aracında ya da serviste meydana gelirse bu yine iş kazası olarak değerlendiriliyor.
İş kazasının, sigortalıların işvereni tarafından, o yerin polis, jandarma gibi yetkili kolluk kuvvetlerine derhal bildirilmesi gerekiyor. Sosyal Güvenlik Kurumu'na ise olayın duyulmasından sonra en az 3 gün içinde durumun bildirilmesi şartı bulunuyor. İş kazası geçiren çalışanların ve yakınlarının sağlık durumuna göre bazı hakları bulunuyor:
- İstirahatli kaldığı sürede geçici iş görmezlik ödeneği veriliyor.
- Sağlık durumuna göre sürekli iş görmezlik geliri bağlanıyor.
- Çalışanın vefatı halinde hak sahiplerine gelir bağlanıyor.
- Gelir bağlanmış kız çocuklarına evlenme ödeneği veriliyor.
- Vefat eden sigortalı için cenaze ödeneği veriliyor.