SORU: Askeri öğrenci olarak geçen sürelerinin kazanılmış hak aylığında, yıllık iznine esas hizmet süresinin hesabında, adaylık süresinde ve 657 sayılı Kanunun 68/B maddesi kapsamında yapılacak olan hizmet süresi hesaplamasında memuriyette değerlendirilmesi mümkün mü?
CEVAP: 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi ile daha önce 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa tabi olanların iştirakçilikleri korunmuştur. Mezkûr 5434 sayılı Kanunun 31 inci maddesinde, "Fiili hizmet müddeti, iştirakçinin 30 uncu madde gereğince bu kanunla tanınan haklardan faydalanmaya başladığı tarihten itibaren tam kesenek vermek suretiyle geçirdiği müddettir. Ay başlarından sonra vazifeden ayrılanlar için ayrıldıkları ayın tamamı fiili hizmet müddeti sayılır. 13/11/1943 tarihli ve 4489 sayılı kanun gereğince aylıksız geçen izin müddetlerinin fiili hizmet müddeti sayılması, bunlar için son aylık veya ücret, yükselme yapılmış ise, yükselen aylık veya ücret üzerinden 14 üncü maddenin (a) ve (c) fıkraları gereğince her aya ait keseneğin ilgililer tarafından 17 nci maddenin (a) fıkrasında yazılı müddet içinde Sandığa gönderilmesine bağlıdır. Bu takdirde bunların karşılıkları, Sandığın bildirimi üzerine, kurumlarca ödenir. Ancak sözü geçen kanunun 2 nci maddesinin (a) fıkrası gereğince bunlardan başarı ile dönemeyenlerin bu müddetleri fiili hizmet müddeti sayılmaz. Harp okulları, fakülte ve yüksek okullar ile astsubay meslek yüksek okullarında sınıfını geçemeyen Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu askeri öğrencilerin, fazla öğrenim yılları fiili hizmet müddetlerinden indirilir. Fakülte, yüksekokul veya meslek yüksekokullarında kendi hesabına okuduktan sonra muvazzaf subay veya astsubay nasbedilen veya askerlik hizmetini takiben muvazzaf subay veya astsubaylığa geçirilenlerin, normal süreyi aşan öğrenim süreleri fiili hizmet müddetinden sayılmaz. Bu okulları tamamlayamayarak ayrılanların ve fakülte, yüksek okul veya meslek yüksek okullarında kendi hesabına okuduktan sonra astsubay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine tabi tutulanlardan bu eğitimi tamamlayamayarak ayrılanların buralarda geçen öğrenim ve eğitim müddetleri fiili hizmet müddeti sayılmaz. Er olarak silah altına alınan iştirakçilerin eksik aylık veya ücret almak suretiyle geçen müddetleri bu aylık veya ücretlerinin tamamı üzerinden kesenek ve karşılıkları alınmak suretiyle, fiili hizmet müddeti sayılır. 15 inci maddenin (g) fıkrasının birinci bendinde yazılı olanların fiili hizmet müddetleri yarım hesaplanır." hükmü yer almakta olup harp okullarını başarı ile bitirerek teğmen naspedilenlerin okul devresinde geçen hizmet süreleri fiili hizmet müddetinden sayılmaktadır. Diğer taraftan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36/C maddesi ile Devlet memuru olarak istihdam edilenlerin memuriyete girmeden önce veya memuriyetten ayrılarak gerek özel 2 sektörde ve gerekse 657 sayılı Kanunun 87 nci maddesine tabi kurumlarda diğer statülerde geçen hizmetlerinin kazanılmış hak aylığında sayılmasına ilişkin düzenleme yapılmıştır. Yine, 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun 3 üncü maddesinde, "Askeri öğrenci: Subay, askeri memur veya astsubay yetiştirilmek üzere muhtelif okul ve üniversitelerde okuyan ve resmi bir kıyafet taşıyan öğrencilerdir." şeklinde tanımı yapılan askeri öğrenciliğin, eğitim ve öğretimi kapsayan yetiştirilme sürelerinin bir çalışma şekli olarak sayılamayacağı açıktır. Diğer yandan, 128 sayılı Askeri Öğrencilerin Harçlıkları Hakkında Kanun gereğince bunlara öğrencilikleri süresince kendilerine "harçlık" adı altında yapılan ödemenin de çalışmaları karşılığında olmayıp temel ihtiyaçların karşılaması amacına yönelik olduğu değerlendirilmektedir.
Bu itibarla ,askeri öğrenci olarak geçen sürelerinin kazanılmış hak aylığında, yıllık iznine esas hizmet süresinin hesabında, adaylık süresinde ve 657 sayılı Kanunun 68/B maddesi kapsamında yapılacak olan hizmet süresi hesaplamasında değerlendirilemeyeceği düşünülmektedir.