Günün en çok sorgulananlarını içeren trend listesinde yerli yapım Mucize filmi dikkat çekiyor. Mahsun Kırmızıgül'ün senaryosunu yazıp yönettiği film, dram/romantik türüyle öne çıkıyor. 1960'lı yıllarda, 27 Mayıs Darbesi döneminde, ülkenin dört bir yanında yüzbinlerce çocuk okumayı beklemektedir. Bu dönemde Egeli öğretmen Mahir, Anadolu'nun ücra bir köşesine sürgüne gider ve bambaşka bir dünyayla karşı karşıya kalır.
Mahsun Kırmızıgül'ün dördüncü filmi olan Mucize'nin çekimleri İzmir Foça, Uşak, Kars ve Kağızman'a bağlı bir köyde gerçekleştirildi.
Filmin konusu 1960 yılında Mahir isimli öğretmenin İzmir'den doğu illerinden birine tayini ve sonrasında yaşadıklarını anlatsa da, asıl işlenen konu engelli insanlara, engelli adayları insanların nasıl baktığı ve davrandığı ile ilgili.
Bir öğretmenin bir kişinin, bir kişinin bir ailenin ve dolayısıyla bir köyün belki de zincirleme olarak tüm dünyayı nasıl değiştirebileceğini de göstermekte. Tabi sadece öğretmen değil, aşkın da gücünü çok farklı bir biçimde işleyip göstermiş oluyor.
Filmde Mahir öğretmen ailesi ve çocuklarını geride bırakıp geri dönebilecekken zor olanı seçip kalıyor; üstüne üstlük, kendi cebinden parayla köye okul yaptırıyor ve kızları okula göndermeyen ve onları sadece bir mal olarak gören zihniyeti yıkmaya çalışıyor.
Aziz karakteri ise ilk başlarda köyün delisi gibi bir imaj veriyorken ve Mahir öğretmen de kendisinden korkarken zamanla, aslında onun da duygularının olduğunu ve herkes gibi hissettiğini ancak onlar gibi davranamadığını seziyor. Ona konuşmayı ve yazı yazmayı öğretiyor.
Filmin geneli Aziz'in diğer erkek kardeşleri için annelerinin kız isteme adetlerini esprili bir şekilde kullanıcıya sunarken, Aziz'in kendini normal bir birey olarak kabul ettirmeye başladığı bir dönemde bir talih kuşu konuyor.
Aziz için kız istemeye gidiliyor ve evleneceği kız, kardeşlerinin eşlerinin aksine her şeyiyle tam bir güzellik abidesi. Ancak bu hem Aziz hem de eşi için bir kâbus oluyor. Aziz'in durumu ve eşinin güzelliği diğer köy ahalisi tarafından çekilmeyince onlar da çareyi kaçmakta buluyor.