"Bundan birkaç sene evvel Ankara'da Amerikan Büyükelçiliği'ne yapılan saldırı oldu. Gene DHKP-C'li eylemciler… Yarın bir gün herhalde onları da bulup çıkaracağız. Oralarda mesela 'terör eylemi' diyor. Amerikan Büyükelçiliğine yapıldı, ona 'terör eylemi' diyor. Bir yerde başka bir konsolosluğa bir şey yapılmış ona da 'terör eylemi' diyor. Ama buradakine demiyor. Bu şimdi zaten bildiğimiz bir şeyin resmini gördük. Resmen Doğan Yayın Grubu'nun, Posta'da, Radikal'de, Hürriyet'te, CNN Türk'te yaptığı iş terörü meşrulaştırmaktır. Mirgün Cabas'ı izine çıkardılar. Bundan sonra ekrana dönmesine imkan yok. Kovmuş aslında da bizler çok bastırdığımız için onlar dediler diye kovmayalım diye bir şey aranıyor. Bakın Radikal Gazetesi'ne girsinler hala eylemci diyor. Terörü meşrulaştırıyor. Cumhuriyet'teki haberde romantikleştiriyor Can Dündar. Sanki bunlar ideal çocuklar, gelmişler böyle güzel işler yapmışlar da onları anlıyor. Devletin savcısına bir zamanlar devletin gazetesi denilen bir gazete devletin savcısının kafasına silah dayıyor ve buna eylemci diyor, terörü meşrulaştırıyor. Bir de o savcının dünya görüşünü de bilmiyoruz ki. Bir savcı ateist olur, sağcı, solcu… Dünya görüşü her şey olabilir. Ama orada tamamen teröristin yanında saf tutuyor, meşrulaştırıyor. Burada bir Alevi-Sünni çatışması… Ya da ben buradan hükümete nasıl zarar verebilirim, çözüm sürecini nasıl bertaraf edebilirim diye bir şey yapıyorlar. Doğan Medyası şu an bu durumdan nasıl kurtaracak ben merak ediyorum."