Ezan ve çan sesinin birbirine karıştığı, farklı din, dil ve kültür mensuplarının binlerce yıldır kardeşçe yaşadığı medeniyetler beşiği, dillerin, dinlerin, kültürlerin ve sanatın buluşma noktası Mardin'in Midyat İlçesinde sonbaharda turist yoğunluğu yaşanıyor.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan Türkiye'nin en önemli turizm merkezlerinden Mardin'in Midyat ilçesinde yaz ayları bitmesine karşın, turizm hareketliliği devam ediyor. İlçede gündüzleri yaşanan turist yoğunluğu gece geç saatlere kadar sürüyor. Midyat Belediye Başkanı Veysi Şahin de, tarihi sokakları gezerek turistler ile bir araya geldi. Her yıl ağırladığı turist sayısı bakımından tarih, inanç ve kültür turizmi merkezlerinden biri olan 'Dinler ve Diller Diyarı' diye anılan Midyat İlçesi, sonbahar tatili için tur düzenleyen yerli ve yabancı turistlerin gözdesi oldu. Binlerce yıldır İslam, Hıristiyanlık, Ezidilik inançlarının ve Türkçe, Kürtçe, Arapça, Süryanice dillerinin buluşma noktası olan ve tarihi yapılarla açık hava müzesini andıran kadim şehir Midyat, turistlerin uğrak yeri oldu. Ortadoğu Süryanilerinin merkezi durumunda bulunan, farklı inanç ve kültürlerden insanların binlerce yıldır bir arada yaşadığı dinler ve diller şehri Midyat, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğradı.
12 BİN YILLIK İLÇEDE TURİST BEREKETİ
Son bahar mevsiminin serinliğini fırsat bilen çok sayıda yerli ve yabancı turist, tatilini tarih ve kültürle iç içe 12 bin yıllık tarihi geçmişe sahip birçok medeniyete beşiklik eden Midyat'ta geçiriyor. Turistin ziyaret ettiği Midyat'ın tarihi kiliseleri, camileri ve konakları gezen turistler, ayrıca Süryani telkâri ustalarının bulunduğu gümüşçüler ve yöresel ürünler çarşısından alışveriş yapıyor. Avrupa ülkelerinin yanı sıra özellikle İstanbul, İzmir, Balıkesir, Adıyaman, Hatay, Adana, Antalya, Mersin ve Ankara'dan gelen turistler, tarihi mekanları geziyorlar. Turistler, bir yandan mistik atmosferin tadını çıkartıyor, bir yandan da özellikle filmlerin çekildiği tarihi mekanlarda cep telefonlarıyla bol bol selfie, her köşenin ve ayrıntının fotoğrafını çekip gezilerini ölümsüzleştiriyorlar. Yöresel şal bağlayan turistler, ellerine ve yüzlerinde de yöresel dek (kına) yapıyorlar. Öte yandan yöresel çalgıcılarda gelen turistler için kemençe çalıyorlar müziğin ritmine kendini bırakan turistler halay çekip gezilere renk katıyorlar.
YERLİ VE YABANCI AKINI
Almanya'dan Midyat'ı gezmeye gelen Mehtap Güvenç, "Almanya'dan dört arkadaş geldik. Midyat'ı çok beğendik. Şehrin tarihi yerlerini gezdik, bilgi edindik, hoşumuza gitti. Tekrar gelmek isteriz. Bizi en çok etkileyen tabii ki de şehrin geçmiş tarihi oldu. Çünkü çok eski bir geçmiş tarihi var" dedi. Arkadaşlarıyla birlikte Almanya'dan Midyat'a gelen Özlem Toy ise, "Almanya'dan geliyoruz. Midyat'a ilk defa geldik, çok hoşumuza gitti. Midyat harika bir yer. Özellikle bu tarihi yapılar çok hoş. Beni çok etkiledi." dedi. Turist Mehmet Toygar da, "Midyat'ın tarihi güzelliklerine bakmaya geldik. Diyarbakır'dan arkadaşlarla birlikte toplanıp geldik. Tarihi yerleri hoşumuza gitti. Mağaraları, konakları, kahveleri, kendilerine özel şekerli bademleri hepsi çok güzel" dedi.
İstanbul'dan ailesiyle birlikte Midyat'a gelen Sümeyye Doğan, "Mardin'e daha önce hiç gelmemiştim, bundan dolayı ailemle birlikte gelmek istedim. İyi ki de geldim diyorum, şu an çok mutluyum, çok beğendim burayı. Bundan sonra tekrar yolum uğrayacak buraya. Çok sevdim, insanları çok misafirperver. Sokaklarda yürürken çok rahat hissettim kendimi. Konakları olsun, restoranları olsun hepsi çok güzel" dedi. Midyatlı turizmci Veysi Tasman, "Midyat, bildiğiniz gibi dinlerin, dillerin, kültürlerin, taşın ve telkârinin şehridir. Midyat şu an turizmin en yoğun olduğu dönemini yaşıyor. Gelen turistlerimiz Midyat'a hayran kalıyorlar. Üç dört defa gelen turistlerimiz var. Biliyorsunuz Midyat'ın en önemli sanatı 3 bin yıllık geçmişiyle telkâri gümüş işleme sanatı. Midyat'a gelen her turist bu sanatı çok beğeniyor. Turistlerden kimisi telkâri alıyor, kimisi şal bağlıyor. Midyat'a henüz gelmemiş turistliklerimize de buradan seslenmek istiyorum; Midyat'ımıza gelin, görün" dedi.