Mardin'in Artuklu ilçesinde seyir halindeki araca düzenlenen ve Irak uyruklu 5 kişinin hayatını kaybettiği silahlı saldırıya ilişkin gözaltına alınıp adliyeye sevk edilen 5 şüpheliden Faris Akseven(43), Abdullah Kaplan(22) ve Murat Yiğit(23), 'Gece vakti yağma', 'Bir suçu gizlemek, başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme' ve 'Birden fazla kişi tarafından silahla yağma', Çiğdem B.(17) ise 'Suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme' suçlarından tutuklandı. Murat Şişman(30) ise adli kontrolle serbest bırakıldı. İfadeleri çelişkili olan Abdullah Kaplan ve Faris Akseven suçu birbirlerine attılar. Abdullah Kaplan ifadesinde bu olayı Faris Akseven ile birlikte plan Çetin isimli arkadaşların evinde buluşup planladıklarını söyledi. Kaplan ifadesinde şu ifadeleri kullandı:
"Faresinde Benim de borçlarımız vardı Irak'tan gelenleri soymaya karar verdik Ben aracın şoförlüğünü yaptım rastgele siyah bir arabayı takip ettik elime silahı dahi almadım sabah eve giderken ailem aradı baskın olduğunu söylediler daha sonra yakalandık. "dedi.
Olayda kullandıkları aracı Murat Yiğit'ten 9000 TL'ye anlaşarak kiraladıklarını ifade eden Kaplan, olay anı nasıl olduğuna ilişkin olarak da "Faris bana aracın tekerleğin patlak olduğunu söyleyerek durduracağını söyledi arabayı ben kullanıyordum Faris canlı indirerek tekerleklerini patlak olduğunu işaret etti ktüllerin bulunduğu araba durdu silah varisteydi silahı farise Ben teslim ettim onay günü teslim etmiştim Barış park'ta kendisine vermiştim silahı 4-5 ay önce İbrahim isimli şahıstan düğünler için almıştı 25 tane mermiyi de Olay günü ibrahim'den Ben satın aldım ben araçta bekledim daha sonra silah sesleri geldi dikiz aynasından baktığımda yerde yatan birini gördüm arabadan çıktım ben arabaya doğru koşarken başka birinin olduğunu da gördüm ben başka kimseyi görmedim araçta beklerken korkmaya başladım boş araziye doğru kimseye çekiştirmedim ben para almadım Paris bir çanta ve elbise aldı Ben kimsenin üstüne eşyasına dokunmadım daha sonra Arabayı panik'ten çalıştıramadım Paris bana itiraz tarif ettim önce Kızıltepe'ye sonra Mardin'e daha sonra da Midyat üzerinde nusaybin'e geldik Nusaybin'de arkadaşın evine gittim silah bende duruyordu Faris yolda bana vermişti evde kız arkadaşım da vardı kız arkadaşım kendime bir şey yapmamam için silahı benden zorla aldı." dedi.
Bir köy yolunda araziye attıkları dedikleri eşyaların bulunamaması üzerine Abdullah Kaplan, olay hatırlamadığını ancak bir köy yolunda eşyaları attıklarını söyledi.
Diğer bir şüpheli Faris Akseven ise savunmasında "Benim Abdullah ile birlikte herhangi bir borcum yoktur bu Abdullah beni Tolga Mehmet ve Uğur adındaki kişiler aracılığı ile tehdit etti yaklaşık 400 bin TL para gönderdim bankalarda dekontlar mevcuttur. Western Union aracılığıyla gönderdim. Nusaybin'de 2 defa tüp patlamıştı benim evde de tüp patlayacağına dair tehditler ediyordu derin devletçi olduklarını söylüyorlardı. Bu mesajlar Abdullah'ın GSM numarası üzerinden WhatsApp'tan geliyordu. Oğlumun bulunduğu yerin konumu atıyordu, çocuklarıma zarar gelmemesi için tehditler ediyorlardı. Bir gün önce ben Türkiye'ye geldim. Abdullah'ın bana borcu varsa ispatlasın olaydan bir gün önce Türkiye'ye geldim ertesi sabah bana Tolga ismi tarafından Abdullah'ın WhatsApp üzerinden bir mesaj geldi. Iraklı birini soyacaksınız şeklinde mesaj gelmişti Abdullah'ın telefonundan bana gönderilmişti. Abdullah'a sordum da aynı mesajın kendisine de geldiğini söyledi. En az iki tane leş göreceğim yazıyordu daha sonra yine bana mesaj geldi. Çocuk bekliyor deniliyordu saat akşam 21.30'da ben kızı bırakıp geri geleceğim geldiğinde tekrardan silahı kendisine verdim. Barış parkına bıraktım 10 dakikalık işim var dedi. Geldiğinde bir kutu mermi vardı. Daha sonra Aydınlar Tesislerinde orada beyaz bir araba vardı. Arabanın peşine takıldık sonra yolda kaybedince geri döndük. Maktulların bulunduğu siyah arabayı Abdullah gösterdi illa siyah jipi soymamız gerektiğini söyledi. Daha sonra siyah jip çıkınca Abdullah ta peşlerinden çıktı. Abdullah bana araca işaret etmem gerektiğini söyledi. Ben de işaret ettim sağ taraftan araç durdu. Şoför indi ben de şoförün yanına gittim daha sonra Abdullah geldi önce şoföre sıktı. Sonra sağ taraftan bir el içeri ateş etti daha sonra öbür taraflara dolandı. Ben de korkuyla bana çantayı almamı söyledi Ben de çantayı aldım arka koltuğa binmemi söyledi. Kendisi de cesetleri aradı sonra bana elbiseleri yolun kenarına attığını söyledi daha sonra bir köyün içinde çantayı atmamı söyledi köyün ismini bilmiyorum. İçlerinden sadece 300 TL çıktı onu da Abdullah aldı. Ben bir şey almadım sonra Kızıltepe Mardin Midyat ve tekrar Nusaybin'den seyrettik daha sonra 02.30'da beni demiryolların oraya bıraktı silah Abdullah'taydı. Olaydan sonra koltuğun altında yere bırakmamı istedi ben de isteği doğrultusunda oraya bıraktım başka da ellemedim" ifadelerini kullandı.
Faris'in beyanlarında geçen Tolga Uğur ve Mehmet konusu'nun doğru olmadığını ve bunun kendi hayalinde kendisinin yarattığı kişiler olduğunu ileri süren Abdullah Kaplan, "Ben kendisine yağma olayı ile ilgili hiçbir şey söylemedim ben bunların adını vererek normal konuşuyordum" dedi.
Faris akselen Duhok'ta çalıştığını belirterek maktülleri tanımadığını ileri sürdü.
İfadeler sonrasında mahkeme heyeti 47 ABV 630 plakalı araç ile olay tarihi ve saatinde atılı suçu işlediklerine ilişkin şüphelilerin birbirleriyle çelişkili savunmaları, bilgi alma tutanakları, tanıkların teşhis ve beyanları, araştırma ve görüntülü inceleme tutanağı, PTT kayıtları telefon inceleme tutanakları, Jandarma kriminal laboratuvar amirliği'nin uzmanlık raporu, otopsi tutanakları ve kollu kuvvetlerinin olay yeri tutanakları birlikte değerlendirildiğinde kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunduğu, şüphelilere atılı suçun niteliği, kanunda öngörülen cezasının nevi ve miktarı, delillerin toplanma aşamasında oluşu, stili suçun 5271 sayılı CMK'nun 100/3-a maddesinde sayılan suçlardan olması göz önünde bulundurulduğunda şüphelilerin kaçma ve saklanma şüphesinin bulunduğu. bu kapsamda adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı ve tutuklamanın ölçülü olacağı kanaatıyle şüpheliler Abdullah Kaplan, Faris Akseven, Murat Yiğit ve Çiğdem B. için "Gece Vakti Yağma, Bir Suçu Gizlemek veya Başka Bir Suçun Delillerini Gizlemek ya da Yakalanmamak Amacıyla Öldürme, Birden Fuzla Kişi Tarafından Silahla Yağma" suçlarından 5271 sayılı CMK'nun 100 ve devam eden maddeleri gereğince ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verdi.
Şüpheli Müslüm Şişman ise mevcut delil durumu ve diğer şüpheli beyanları nazara alındığında mevcut delil durumuna göre adli kontrol tedbirinin tutuklama tedbirine göre daha ölçülü ve orantılı olacağı. söz konusu şüpheliler itibari ile delillerin çoğunluğunun toplandığı ve delilleri karartma veya saklamaya yönelik somut bir olgunun dosya kapsamı itibari ile bulunmadığı anlaşıldığından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.