Yalıkavak Palmarina'da turluyorum. Gözüm mağazalarda, satışlar nasıl diye merak ediyorum. Tam da o anda altın, pırlanta, kısaca bilimum mücevherleri satan bir mağazanın vitrinine gözüm ilişiyor. En baş köşede duran altın emzik dikkatimi çekiyor. 'Dur bakayım kaç liraymış?' deyip dalıyorum içeriye. 14 ayarlık altın emzik üç bin 600 lira. "Alan var mı bu emziği?" dememle, satış elemanı "Demet Akalın'a sattık İstanbul mağazamızda, kızı Hira için almıştı bu ürünü ilk çıkardığımızda" diyor. Güzel bir pazarlama stratejisi; Demet'in kızı Hira'ya aldığı oyuncakların da listesini öğrenip çocuklarına alanları duymuştum. Demet'in ardından anneler mağazaları aşındırıyormuş. Demet'ten sonra da birçok Türk anne-baba da rağbet göstermiş bu altın emziğe.
"Peki Araplar'da durum ne?" diye soruyorum. "Onlar 14 ayar olana bakmazlar, gözlerini en az 22 ayarla açıp kapıyorlar" diyor. Biz Türkler bu emziğe onlardan daha çok merak sardık... Eh biz doğduğumuzda ağzımızda altın emzik mi vardı? Şimdi ki nesil çok şanslı, haksız mıyım? Bizim zamanımız da neredeeee...
Anne ve babaların yeni gözdesi; Demet Akalın'ın kızı Hira için de satın aldığı üç bin 600 liralık altın emzik.