Aksoy, "1800'lü yıllarda Anadolu'da neredeyse her şehir yaşam tarzı ve mimarisiyle Safranbolu gibiydi. 1950'lere gelindiğinde modernleşme, şehir dokusundan kültürel yaşama kadar birçok alanda savaşı kazandı. Safranbolu, bunların arasında istikrarlı bir şekilde tarihini ve kültürünü koruyan kent oldu" dedi. Başkan Aksoy, yaptığı açıklamada, Safranbolu'nun 17 Aralık 1994'te Dünya Mirası Listesi'ne alındığını belirterek, "Bu süreçte Safranbolu'nun gerçekleştirilen restorasyonlar ve bilinçli korumacılıkla hem geçmişi günümüze taşıdığını hem de en iyi korunan şehir unvanını almayı başardı. 1800'lü yıllarda Anadolu'da neredeyse her şehir yaşam tarzı ve mimarisiyle Safranbolu gibiydi. 1950'lere gelindiğinde modernleşme, şehir dokusundan kültürel yaşama kadar birçok alanda savaşı kazandı. Safranbolu, bunların arasında istikrarlı bir şekilde tarihini ve kültürünü koruyan kent oldu. 2009 yılından itibaren ilçede restorasyona çok büyük önem verdik. Ecdadımızın bizlere bıraktığı bu muazzam kenti, gelecek nesillere miras bırakmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 21 yıl önce UNESCO'ya giren Safranbolu, korumacılıkta çok önemli başarı sağlamış, Osmanlı döneminden kalan birçok eser restore edilmiştir. Bu restorasyonlar durmaksızın devam etmektedir" dedi.
Safranbolu'da tarihi evlerin birbirinin ışığını engellemediğini vurgulayan Aksoy, "Bu sebeple UNESCO'nun bu yılı 'Işık Yılı' olarak kabul etmesi, bizim de Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivalimizde alt temayı 'Mimaride Işık' olarak belirlememiz daha da anlam kazandırırken, bu temanın Safranbolu'ya ayrıca yakıştığını düşünüyorum. Bin 500'ün üzerinde kültür ve tabiat varlığının günümüze büyük bir başarı ve özveri ile taşındı. Sahip olduğu zengin kültürel mirası kent ölçeğinde korumadaki başarısı Safranbolu'yu 'Dünya kenti' yapmış, sivil Osmanlı mimarisini taşıyan geleneksel Türk evleriyle doğal güzellikleriyle ve tarihi boyutuyla da ün kazanmış nitelikli bir kenttir" ifadesine yer verdi.