Yunus Emre Enstitüsü Priştine Türk Kültür Merkezi tarafından düzenlenen sergi Priştine Sanat Fakültesi galerisinde sanatseverlerle buluştu. Türkiye'nin Priştine Büyükelçisi Songül Ozan, serginin açılış töreninde yaptığı konuşmada iki ülke arasında her alanda olduğu gibi tarih, beşeri ortaklık, kültürel ortaklık alanında da sürekli gelişen ilişkilerin olduğunu ifade etti. Bu güzel işbirliğin 2011'de Yunus Emre Türk Kültür Merkezlerinin Priştine, Prizren ve İpek'te hizmete girmesiyle yoğunluk ve çeşitlilik kazandığını kaydeden Büyükelçi Ozan, "Bugün de bu güzel ilişkilerin son örneği olarak, uluslararası alanda prestijli, saygın bir ressam olan Türkiye'de ve dünyada pek çok kişisel sergisi açılan değerli sanatçımız Prof. Dr. Rauf Tuncer Kosovalı sanatseverlerle bu sergide buluşuyor" ifadelerini kullandı.
Açtığı kişisel sergi sayısını bilmediğini belirten ressam Rauf Tuncer, sergilerin büyük bir sayısını yurt dışında açtığını fakat Kosova'da açtığı sergiyi yurt dışı sergisi olarak saymadığını kaydetti. Tuncer, "Benim yaşantımda, kültür hayatımda gördüğüm şeylerle sizin aranızda yaşadığınız şeyler tamamıyla aynı. Yani ülkenizde hiç yabancılık çekmedim. Geçmişteki kültür birliğimiz, tarih birliğimiz, belki bunun en iyi nedeniydi" dedi. Yapılan konuşmaların ardından Tuncer, Büyükelçi Songül Ozan ve davetlilere tabloları ve çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Ressam Tuncer'in kendine has yorumuyla renk cümbüşünün ağır bastığı çalışmalarını değerlendiren Prizren Üniversitesi öğretim görevlisi ressam Daut Hamollar, sergide yer alan eserlerin Türkiye'deki hayatı ve yaşantıyı yansıttığını dile getirdi.
Yunus Emre Priştine Türk Kültür Merkezi Müdürü Bülent Üçpınar ise, Yunus Emre Enstitüsü'nün Kosova'da Türk kültürünü ve sanatını tanıtmak için çeşitli faaliyetler yürüttüklerini kaydederek, serginin tesadüf eseri tertiplendiğini belirtti. Üçpınar, bir dostunun başka bir dostuna iletilmek istediği Rauf Tuncer'in kataloğunun yanlışlıkla kendilerine geldiğini daha sonra sergi açılması fikrinin gerçekleştiğini kaydetti.Orta Asya'dan Anadolu'ya kadar Türklerin göç serüvenini anlatan ve 44 eserden oluşan sergi 10 gün boyunca açık olacak.