Kaybolan Mesafe, fotoğraf aracılığıyla yakın ve uzağa bakmanın zihinsel ve mekânsal alternatiflerini gündelik hayat içinden çekip çıkarıyor. Acar, hem fotoğraf çekme pratiğinde hem de hayatının seyrinde baskın olan yolda olma halini iki ayrı perspektifle aktarıyor. Seçim: Yol gösterici kurgu ya da kayıtsız bir rastlantı.
Peyzajdaki nesnelerin yokluğunun ve bıraktıkları boşluğun izini süren Absence serisinin dahil olduğu giriş katında gerçeğe mesafeli, müdahale edilmemiş fakat kendi içinde kurgusallık taşıyan fotoğraflar bulunuyor.
Bu görsellerin içindeki nesne, ışık ve çizgilerin birbirlerini kısmen takip ve taklit etmesi aralarında müphem bir bağ oluşturuyor. Uzakta bir kule, fabrikanın tüten dumanı, duvarda yol almış bir çatlak, bir bahçenin demir kapısı; hepsi farklı mekânlarda olsa da aynı evrenden sesleniyorlar.
Fotoğraflar arasından hayal gücünü harekete geçiren ve bu alemin varlığını haber veren esrarlı bir hikaye sızıyor. Bilinmezlik: Merak uyandırıcı bir şiirsellik ya da sıradan bir yürüyüş.
Üst katta; sanatçının yolculukları sırasında gözünün aradığından çok, gözüne takılan anlar öne çıkıyor ve fotoğraf çekme pratiği ile mesafesini azalttığı daha öznel bir yaklaşım izleniyor. Acar'ın gözü sanki kameranın kendisi. Aradaki fiziki ve düşünsel detaylar kaybolurken, sanatçının peyzaja bakışı daha önce hiç olmadığı kadar net bir biçimde kendini belli ediyor.
Mekânların rastlantısallığı ve istikrarsızlığı fotoğraflara cesaret, dirilik ve deneysellik katıyor. Arabanın içinden çekilmiş fotoğraftaki dikiz aynası, ona yansıyan navigasyon, yolun kendisini göstermek yerine deneyimine vurgu yapıyor.
Alıntı: Aynı zamanda yüksek ve ciddi bir bilim de olan yolculuk, bizi kendimize geri getirir. -Albert Camus.
Merdivenlerden gelen ses bir radyo statiği. Ses yerleştirmesine eşlik eden videolar ise ilk bakışta fotoğraf kadar durağanlar. Dikkat edince peyzajın kendi doğallığında ve seyrindeki kıpırtılar fark ediliyor, statik ses videolarla pekişiyor. Rica: Detaylara önem ve sürekli bir gözlem.
Yolculukları sırasında dinlediği radyonun zaman ve mekânla değişkenlik göstererek anlamlı ve cızırtılı sesleri bir arada harmanlaması ile sanatçının fotoğrafa yaklaşımının iki kata yayılan git gelli üslubu arasında bir ilişki kuruluyor. Bu ses, fotoğraflar içinde, arasına mesafe koyarak gösterdikleri ile istemsizce gözüne çarpanları, birbirlerinden uzaklaştıkça değişeceği düşünülen bu iki düzlemi bir solucan deliği misali bağlıyor. Alternatif: Tanımlı bir hayal ve spontan bir yaşam.