HORROR VACUI: BOŞLUK DEHŞETİ (Rahmi Öğdül)
Antropolog C.J. Geertz insanı, "kendi ördüğü anlam ağlarında asılı kalmış bir hayvan" olarak tanımlamıştı. Ağlar zamanla çürüyebilir ve artık varlığı taşımayacak denli zayıfladıklarında onarılmaları ya da yenileriyle değiştirilmeleri gerekir. İnsanınki bitimsiz bir çaba. Ağlarda asılı kalmak ve varlığını sürdürmek, yeni ağların tasarlamasını da gerektirebilir. Aksi takdirde boşluğa düşebilir. İnsan, hiçlikte asılı kalmış bir varlıktır.
Dengesi bozulabilir ya da ipler kopabilir, her an hiçliğe düşebilir. Boşluk hem dışında hem içindedir. Boşluğa rağmen havada asılı kalmayı beceren, kendi ördüğü anlam ağlarında ip cambazlığı yapabilen bir varlık.
Boşluk kaostur, anlamsızlığın dipsiz kuyusu. Varlık, kaostan ancak anlam ağlarında asılı kaldığı sürece korunabilir. Boşluk ya da doluluk, hiçlik ya da varlık. Boşluk, varlığın ötekisidir ve ancak boşluğu doldurdukça kendini var edebilir. Boşluk korkunçtur, korkutur: "Doğa yasalarınca belirlenen bir şey dehşet: bilinçteki horror vacui. Tasarım oluşmak üzereyken, birden tasarlanacak bir şeyin kalmadığını anlıyor. Bir süreden beri üzerinde yürüdüğü şeyin hava olduğunu ayrımsayan bir çizgi film kahramanı gibi düşüyor sonra." (Peter Handke, Mutsuzluğa Doyum, çev. Zeynep Sayın, Ada Yayınları, 1985).
Çağrı Saray'ın son sergisinin teması, Handke'nin romanından alıntıladığı bir kavram: "Boşluk Dehşeti". Ve Çağrı Saray, o düşüş anının farkındalığını duyumsar ve bize duyumsatır: "Bu benim için kaçınılmaz olan bir sonun-düşüşün bir an öncesi. Bu düşüş, terk edişler, terkedilişler ve kayıpları içinde barındırıyor". Düşmekte olan ama tutunma çabasından da asla vazgeçmeyen, hep düşüş öncesi o kısacık anda asılı kalan bir varlığın boşluğa rağmen var olma macerası. Ve Çağrı Saray, bir varlık olarak kendi zaman izleğini çizimlerle, yerleştirmelerle ve görüntülerle anlatıyor ve anlatırken kendisini de ele veriyor.
Boşluğun asla kapatılamayacağını, boşlukla birlikte ve boşluğa rağmen yaşamanın zorunluluğunu ve zorluğunu, boşluğun aynı zamanda yaratım için gerekli olduğunu vurgulayan işleri, ev denilen anlam dünyasının etrafında dönüyor. Ev, bellektir; biriktirir ve saklar, anılarımızı, eşyalarımızı, bağlantılarımızı, alışkanlıklarımızı ve elbette çocukluğumuzu. Ev, kozmostur, hiçlikten korur sizi. "Peteklerinin binlerce gözünde, zamanı sıkıştırılmış olarak tutar. Mekân buna yarar" (Bachelard, Mekânın Poetikası).
Çağrı Saray, evcil nesnelerin içine sıkışmış saklı zamanları galerinin boşluğuna yerleştirirken bellek ile süre arasındaki Bergsoncu ilişkiyi de görünür kılıyor. Saray'ın çizimlerinde ve resimlerinde bellek dalga dalga yayılarak tüm resim düzlemini kaplar. Galerinin boşluğuna yerleştirdiği evcil nesnelerden yayılan görünmez dalgalar ise bedenleri sarıp sarmaladıkça izleyicileri, yaşanmış olan ile yaşanacak olan, olmuş olan ile olacak olan arasındaki henüz mevcut olmayan bağlantıları kurmaya teşvik ediyor. Çağrı Saray'ın işleri, o düşme anını, varlık ile hiçlik arasındaki çürümüş ve her an kopabilecek o incecik bağlantıyı duyumsatır size, boşluk korkusunun aynı zamanda yaratıcı bir duygu olduğunu da. Varlık ile hiçlik arasındaki o kırılgan bağlantı duyumsanmadıkça yaratmak mümkün değildir.
Horror Vacui sergisi izleyicileri galerinin boşluğuna yerleştirerek kendi anlam ağlarını örmeye, çürümüş olanları yenileriyle değiştirmeye zorluyor. İnsan, ancak anlam ağlarını yaratabildiği ölçüde varlığını sürdürebilir.
Vision Art Platform'un Akaretler No:35'teki binasında galeri mekanının 3 katına yayılan sergi, 10 Ocak 2023'e kadar Salı-Cuma 11.00-18.00, Cumartesi 12.00-18.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.