Türk Minyatürünün çağımızdaki en büyük ustası Nusret Çolpan, geleneksel sanatı günümüze, özgün bir yorumla taşıdı, yeni ve kendine özgü bir resim dili üretti. 2008 yılında vefat eden Nusret Çolpan, geride yüzlerce eser bıraktı. Minyatürün kadim ilkelerine sadık kalarak kendi üslubunu oluşturan çağdaş bir nakkaş olan Nusret Çolpan, Fatih Belediyesi'nin iki farklı mekânda açtığı sergilerle anılıyor.
SERGİDE ESERLERİNDEN ESİNLENEN VİDEO ART ÇALIŞMALARI DA YER ALIYOR
Serginin birinci durağı Fatih Belediye Başkanlığı binasında bulunan sanat galerisinde izleyicilerle buluştu. Bu sergide Nusret Çolpan'ın eserlerinden yola çıkarak genç sanatçıların hazırladığı video art ve enstalasyonlar da yer alıyor. Kadırga Sanat Galerisinde ise Nusret Çolpan'a ait 40 eser sergileniyor. Bu eserler arasında tezhip, suluboya ve minyatür eserler yer alıyor. Sanatçının minyatüre ilk başladığı günden son eserine kadar gelişimini tarihlerine göre sıralanan eserlerde kendini gösteriyor.
"ONA HEP HAYRANDIM"
Merhum Sanatçı Nusret Çolpan'ın oğlu Hasan Çolpan ve Sergi Danışmanı Gülçin Anmaç, sergiyi basın mensuplarıyla birlikte gezdi. Babasının eserlerini bu sergide gördüğünde hüzün ve gururu bir arada yaşadığını dile getiren oğlu Hasan Çolpan, "Onu göremediğim için öncelikle hüzünlüyüm ama sergiyi gezince, beğenildiğini ve takdir edildiğini görünce gurur duyuyorum. Zaten ona yardım ederken her zaman çalışmalarına hayran oldum. 3 kardeşiz ve babam bizi çocukluğumuzda ne yapmak istediğimiz konusunda serbest bıraktı, hepimiz resimle uğraştık ama ben daha çok üstüne düştüm. Liseden sonra üniversiteyi dışarıdan bitirip hep babamın yanında bulundum. Şu an ben de tamamen el sanatları üzerine çalışıyorum" şeklinde konuştu.
"MOTİVASYON KAYNAĞI GELENEĞİ YAŞATMAKTI"
Babasının motivasyon kaynağının geleneğe yeniden hayat vermek olduğunu ifade eden Hasan Çolpan, şöyle devam etti: "Babamın eserlerindeki çıkış noktası unutulmuşu hatırlatmak ve kendi yorumunu da katarak bir basamak da farklı noktalara taşımaktı. Prof. Dr. Süheyl Ünver de her zaman takdir etmişti çalışmalarını. Motivasyon kaynağı geleneği yaşatmaktı diyebilirim. Hem sanatıyla uğraşmış oluyor hem de geleneğe, tarihimize ve kültürümüze katkıda bulunduğunu hissediyordu. Bu sanat yok olmaya yüz tutuyordu ama babam ve onun çağdaşı sanatçılarla birlikte yeniden hatırlandı. Yaşatmak için ben de çaba sarf ediyorum. Fatih Belediyesi'ne bu imkânı sağladıkları için çok teşekkür ediyorum."
1 HAZİRAN'A KADAR SÜRECEK
Danışmanlığını Nusret Çolpan'ın öğrencilerinden Gülçin Anmaç'ın; küratörlüğünü ise Numan Noyan Küçük, Yıldırım İnce ve Taha Oğuz Sartekin'in yaptığı sergi, 1 Nisan - 1 Haziran tarihleri arasında ilgililerini bekliyor.
