İpek Yolu üzerinde bulunan, Aydınoğulları Beyliği'ne başkentlik yapan ve Osmanlı döneminde de Aydın sancak merkezi olan Tire'de bu tarihi yansıtan çok sayıda eserin yanı sıra zamana direnemeyip yıkılan binalardan kalan bazı kapı tokmakları bugüne ulaşmayı başardı.
Anadolu kültüründe özel bir yeri olan bu sanat eserleri, Tire Kent Müzesi'nde ayrılan özel alanda eski zaman hikayelerine meraklı ziyaretçilerini ağırlıyor.
Çok kültürlü yaşama ev sahipliği yapan kentte Müslüman, Rum ve Musevi evlerinden kalan 170 kapı tokmağı müze envanterinde korunurken farklı özellikleri barındıran 30'u sergileniyor.
Tire Kent Müzesi Müdürü Gülşen Özek Bilici, maden sanatının önemli unsurlarından tokmakların bir kültür mirası olarak korunmaya muhtaç olduğunu ifade etti.
Tire evlerindeki kapıların çoğunda tokmakların yerinden söküldüğüne işaret eden Bilici, müzedeki sergilemeyle bu konudaki farkındalığı da artırmak istediklerini kaydetti.
TOKMAĞA ASILAN İPLERLE MESAJLAŞMA
Tokmakların arkasındaki konutta kimin yaşadığına ilişkin anlamlar üstlendiğini, statü göstergesi olduğunu, bir mesajlaşma işlevi de bulunduğunu aktaran Bilici şöyle konuştu:
"Ev sahibi bir yere giderken tokmağa ip asar ve kendisi yokken ziyarete gelenlere 'evde yokum' mesajı verirdi. Asılan ip kısa ise gidilen mesafe yakın anlamına gelir. Evin sahibi uzun süre dönmeyecekse ipin en ucuna düğüm atarak mesajını vermiş olurdu. Ziyarete gelenler ise eğer yakından geliyorlarsa üst kısmına, uzaktan geliyorlarsa alt kısmına düğüm atardı. Misafir şehir dışında gelmişse de halkalı düğüm atardı."
Bilici, Tire'de kapı tokmaklarının evlerin yanı sıra camii, türbe, medrese, han, kütüphane gibi farklı yapılarda da kullanıldığını, halka biçimindekilerin evlerde, yılan şeklinde olanların kale ve hanlarda, "Ya Fettah" ya da "Ya Hafız" yazılı tokmakların ise cami ve türbelerde kullanıldığını anlattı.
GELİNLİK KIZIN BULUNDUĞU EVLERE ÖZEL KAPI TOKMAĞI
İslamiyet öncesi ve sonrası tokmak figürlerinin farklılık gösterdiğini vurgulayan Bilici, Müslüman evlerinde gelen misafirin erkek ya da kadın olduğunu göstermek üzere iki kapı tokmağı kullanıldığına dikkati çekti.
Bilici, "Kapı tokmakları Osmanlı döneminde mahremiyeti koruyan en önemli araçlardan sayılırdı. Özellikle yaygın şekilde kullanılan 'kız eli kapı tokmağı'nın Osmanlı kültüründe çok farklı bir işlevi daha vardı. Kız eli kapı tokmağı şayet o hanede gelinlik çağına gelmiş bir kız varsa kapıya montelenir bu da 'görücü gelebilir' anlamına gelirdi." dedi.