İzmir'de bu yıl temmuzda başlayan kazı çalışmalarında daha önce antik kentte hiçbir izi olmayan dört sarnıç, 7 metrelik toprak dolgusunun altında bulundu. Geç Roma Dönemi'nde kentin su ihtiyacını karşılamak için kullanıldığı düşünülen sarnıçların neredeyse tamamen korunmuş durumda bulunması döneme dair önemli bilgi, bulgu ve tarihi eserlerin ortaya çıkarılması açısından büyük önem taşıyor.
SARNIÇLAR, KENTİN KUŞATMALARA UZUN SÜRE DAYANMASI İÇİN TEPELERE İNŞA EDİLMİŞ
Metropolis halkının aşağı kentteki su kaynaklarına alternatif olarak kentin en yüksek merkezi olan akropolise bu sarnıçları inşa etmesinin temel nedenlerinden biri özellikle Bizans Çağı'ndaki savunma gereksiniminden kaynaklanıyor.
Kente gerçekleştirilecek olası bir saldırı ya da kuşatma esnasında güçlü surlarla çevrili akropolisteki sarnıçlar halkın su ihtiyacını uzun süre karşılayacağı için kuşatmaya direnmek adına hayati bir önem taşıyor.
Metropolis akropolisinde bulunan dört sarnıcın 600 ton su kapasitesine sahip olduğu tahmin ediliyor. Halkın günlük su tüketimi, tarımsal faaliyetler ve kamu yapılarının su ihtiyacı hesaba katıldığında yan yana dört sarnıcın inşa edilme gereksinimi daha iyi anlaşılıyor.
ÇÖPLÜĞE DÖNÜŞTÜRÜLEN SARNIÇ DÖNEMİN BESLENME ALIŞKANLIKLARINA IŞIK TUTUYOR
MS 12. ve 13. yüzyıllarda Metropolis kent halkının, sarnıçları çöplük olarak kullanmaya başladığı arkeolojik kazılarda tespit edilen çok sayıda yemek artığı, hayvan kemiği ve seramik parçalarından anlaşılıyor. Bu alandaki en yoğun buluntular bitkisel ve hayvansal bezemelere sahip sırlı seramikler olarak öne çıkıyor.
Sarnıçta tespit edilen hayvan kemikleri üzerinde yapılan incelemeler ise büyükbaş, küçükbaş ve kümes hayvanlarının yoğun olarak tüketildiğini gösteriyor. Sarnıç zeminine atılmış halde bulunan ve sarnıçların inşasından önce Helenistik döneme ait olduğu belirlenen mermer mimari parçalar da gün yüzüne çıkarıldı. Bu parçalar arasında dikdörtgen bir sunak ve onurlandırma yazıtı parçası olduğu tespit edildi.
"ÖNEMLİ BİLGİLERİ GÜNÜMÜZE TAŞIYOR"
Kazı başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek ise 1.500 yıl önce bu bölgede yaşayan insanların hayatına dair yeni bir kapı açmış olmanın heyecanı içinde olduklarını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Akropoliste yeni keşfedilen dört sarnıç yapısı Metropolis'te antik dönemde yaşayan ustaların su mühendisliği alanında ne derece bilgili olduklarını kanıtlıyor. Aynı zamanda, sarnıçların akropolisin aşağı yamaçlarındaki tüm yerleşime ve özellikle de yukarı hamam yapısına su sağladığını tahmin ediyoruz. Yaklaşık üç katlı bir bina yüksekliğine sahip olan yapılar Metropolis'teki en iyi korunmuş anıtlar olması anlamında da büyük önem taşıyor."