Müzik eğitimine Bakü'de ağabeyi Abuzer Manafzade ile 6 yaşındayken başlayan sanatçı, klasik müzikte uluslararası alanda tanınmış bir ailenin üyesi. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Piyano Bölümüne de 12 yaşında başlayan Manafzade, 2017'de Azerbaycan Devlet Sanatçısı unvanını aldı. Manafzade, piyano virtüözü olan babası İslam Manafov'un yönlendirmesiyle başladığı sanat yolculuğunu ve gelecek projelerini AA muhabirine anlattı.
Sanat için gerekli olan yeteneğin aileden geçtiğini aktaran piyanist, "Anne babamın müzik konusunda yatkınlığı bizlerin çok yardımcısı oldu ve biz de bu yolda yürümeye, annem ve babam sayesinde karar verdik. Çünkü biz çocukken müzik duyduğumuzda ritmle beraber sallanırken, annem hemen 'Bu çocuklarda müzik kulağı var' demiş. Oysaki ben doktor olacağım diye tutturmuştum fakat vazgeçtim. Annem beni fark edince tabii ki ben direkt müziğe yönlendim. Çünkü insan hangi alanda yetenekli olduğunu bazen fark edemeyebiliyor. Anne babaların da bu konuda, özellikle müzik konusundaki yönlendirmeleri çok önemli." ifadelerini kullandı.
"SANAT LÜKS BİR ŞEY DEĞİL"
Manafzade, müzisyen olmak isteyen kişinin küçük yaşlarda sahne tozunu yutması gerektiğini vurgulayarak, ailesiyle Azerbaycan ve Türkiye'nin yanı sıra birçok ülkede konser verdiklerini ve konserlerine devam ettiklerini söyledi.
Müzikte ortak bazı çalışmalar için aile olmanın büyük kolaylık sağladığına dikkati çeken Manafzade, evlerinde sürekli müzikle iç içe olduklarını ve sanatın kendileri için lüks bir şey olmadığını dile getirdi.
Ağabeyi Abuzer Manafzade'nin de hayatının her döneminde kendisine çok destek olduğuna işaret eden genç piyanist, şöyle devam etti:
"Biz her zaman okula beraber gittik, ilk üniversitemize de beraber gittik. Her zaman birbirimize sırdaş olduk. Kardeşlerin yaşlarının yakın olması bazen çok güzel sonuçlar doğurabiliyor. Dediğim gibi müziksel anlamda da birbirimize her zaman çok destek olduk. Ağabeyime beni orkestra şefliğine yönlendirdiği için çok teşekkür etmek istiyorum. Çünkü dünyada kadın orkestra şeflerinin sayısı erkeklere göre daha az. Dolayısıyla bunun çok stratejik ve önemli bir karar olduğunu düşünüyorum. Hem Türk dünyası adına hem Azerbaycan adına çok önemli bir adım olduğunu düşünüyorum."
"İNSAN, ZAMAN GEÇTİKÇE MÜZİĞİN FELSEFİ KISMINA İNMEYE BAŞLIYOR"
Manafzade, çok iyi bestecilerin her zaman iyi piyanistler olduğu değerlendirmesini yaparak, "Ben 10 yaşlarımda kendi beste yapma yeteneğimi ilginç bir şekilde keşfettim ve insanlar tarafından çok beğenilince devam etmek istedim. Kendi yazdığım sözler üzerine de aynı şekilde müzikler besteliyorum. Orkestra ve küçük müzik grupları için de bestelerim bulunuyor. Geçtiğimiz sene Hatay'da bir festivalde benim eserim seslendirildi. Aynı zamanda Bakü'de kendi eserimi seslendirdim. Ömer Hayyam'ın şiirlerini de besteliyorum." diye konuştu.
Müzik yarışmalarının ve konserlerin önemine değinen Manafzade, "Kaç yaşına gelmiş meşhur müzisyenler var ve hakikaten kulisten asla sahneye çıkmak istemiyorlar, streslerini bir türlü atamıyorlar. Çünkü insan zaman geçtikçe müziğin derinlikleri ve detaylarında çok fazla bir şeyler aramaya, işin felsefi kısmına çok daha fazla inmeye başlıyor. Dolayısıyla iş daha zorlaşıyor. Çünkü çocukken insan öğretildiği gibi çaldığı için o kadar fazla zor olmuyor." yorumunu yaptı.
Sanatçı, Türkiye'yi dünyada çok güzel temsil eden müzisyenler olduğunu vurgulayarak, Türk milletinin bütün dünyada birçok başarılarla kendinden söz ettirdiğini ve hem Türkiye'de hem de Azerbaycan'da çok iyi müzisyenlerin yetişeceğine inandığını söyledi.
Piyano eğitmenliği yapmanın ve çocuklarla beraber olmanın insana sabrı öğrettiğini ifade eden Manafzade, şunları kaydetti:
"Piyanonun yanı sıra ben orkestra şefliğinde de dünyada çok önemli yerlere gelmek isterim. İstanbul'da kendi orkestramı kurmak istediğim için bununla ilgili çalışmalar yapmak istiyorum. Belirli sponsorluklar gerekiyor tabii bunun için dolayısıyla bir araştırma içine girdim ve olabilirse kendi orkestramı kurmayı ve aynı zamanda genç müzisyenlere destek olmayı istiyorum. Buradan da destek olmak isteyenlere bir çağrı yapmak istiyorum. Çünkü yeni mezun olmuş müzisyenler hemen iş bulamayabiliyor. Çevremde böyle çok arkadaşlarım var ve ben de insan bencil olmamalı diye düşünüyorum."
Manafzade, müziğin de hayat gibi paylaşım gerektirdiğinin altını çizerek, orkestra kurmanın birçok insana ve kültür sanat hayatına katkı sağlayacağını sözlerine ekledi.