Deep Purple'ın bateristi Ian Paice:
"Bugün olsa Deep Purple efsanesini yaratamazdık"
Vodafone Freezone Liselerarasi Müzik Yarışması'nın jürisinde yer alacak efsane Deep Purple grubunun bateristi Ian Paice, ilk röportajını İstanbul'a ayak basmadan sabah.com.tr'ye verdi.
Dijital ortamın ve internetin müzik üretim ve tüketim modellerini kökünden değiştirdiğini ifade eden Ian Paice, geçmiste yakalanan basariyi yakalamanin günümüz koşullarında artık neredeyse imkansız olduğunu kaydetti. Ian Paice, "Evet bugünkü ortamda belki bir anda parlayip büyük başarı sağlayan pop starlar var, ama çoğu 2-3 yıl gençliği peşinden sürükledikten sonra kaybolup gidiyor. Yerlerini bir başkası alıyor. Müzik artık eski gücünde değil, gençlerinse ilgisi artık çok daha farklı alanlara kaymış durumda. Gerçek müzik ikonu böyle olmaz, ne yazik ki bu ortamda da yaratılmaz," diye konuştu ve ekledi:
"Genç müzisyenlere bir tavsiyem var; İster ünlü olun ya da olmayın; Müzik yapmaya neden başladığınızı asla unutmayın: Eğlenmek."
Ercüment Şener /
Sabah İnternet
***************************************
Ian Paice sabah.com.tr yazarı Ercüment Şener'in sorularını cevapladı:
Daha önce İstanbul'da 2005 ve 2009 yıllarında da konser vermiştiniz. Bu şehir hakkına sizi en çok etkileyen şey ne oldu?
Seyircinin inanılmaz tutkusu. Ve Avrupa ve Asya kültürlerinin harika bağlantısı.
Newsweek kapağında İstanbul'dan "dünyanın en 'cool' şehri" olarak söz etti. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? İstanbul'a yerlesip bu şehirde yaşar mıydınız?
Dünyada pek çok harika şehir var, ancak coğrafi, kültürel ve dini bir geçiş noktası, hatta köprü oluşturması nedeniyle İstanbul benzersiz. Benzersiz olanı tutkuyla severim. Kim sevmez ki?
Dijital efektlerle üretilmiş müzik ve internetten paylaşı, yayılım gibi yeni çağın olguları, sektörü nasıl etkiliyor? İyi mi yoksa kötü mü?
Hem iyi, hem kötü...
Kötü, çünkü dünyanın eğlenmesi için müzik yapan sanatçıların şarkılarının yasadışı yollarla indirilmesi nedeniyle fikri mülkiyet hakkı hırsızlığı var.
İyi, çünkü son derece hızlı bir şekilde yeni şarkıları ve yeni sanatçıları dünyaya sunabiliyorsunuz.
Müziğe bugün başlasaydınız, Deep Purple gibi bir efsane yaratabileceğinizi düşünüyor musunuz?
Geçmişte olan şeyi bugün yakalamanın neredeyse imkansız olduğunu düşünüyorum. Ben çocukken, benim neslim için önemli olan şey insanlari sosyallestiren sanat turleriydi. Müzik bunlarin basinda geliyordu. Ve bu nedenle, pek çok genç bir enstruman çalmayı öğrenip kendi gruplarını kuruyordu. İyi çalamayanlar ise barlar, küçük kulüpler ve dans salonlarında dinlemeye giderdi. Herkes bunu yapardı. Bugün ise müzik genclerin ilgi alanlarından sadece birisi. O kadar çok yapmak istedikleri şey var ki, ilgileri cok farkli alanlara dagiliyor. O nedenle de müzik eski gücüne sahip değil. Evet, 2 veya 3 yıl boyunca genç seyircilere hitap eden ve daha sonra yerini başkasının aldığı pop starlarımız var, ancak gerçek müzik ikonlarının böyle olmadığını düşünüyorum.
Genç müzisyenlere başarılı olma konusundaki tavsiyeleriniz nelerdir?
Müzik yapmaya neden başladığınızı unutmayın: Eğlenmek. Bu konuda kariyer yapacak kadar şanslı olsanız bile bunu unutmayın. Her zaman o ilk heyecanı yaşatmaya devam edin.
Liselerarasi müzik yarişmalari gibi organizasyonlar genç müzisyenlerin hayatında neleri değiştiriyor? Bu rekabet müzikal kariyerlerini nasıl etkiliyor?
Gençken biz de başarımızın takdir edilmesini, müziğimize iltifat edilmesini severdik. Genç yaşlarına ragmen sahneye çıkma cesaretini gösteren ve yetenekleri sayesinde kazanan insanlar bu takdiri hak ediyor. Ayrıca bu tip yarismalar genclere seyirci onunde terleyerek, sahnede çalma deneyimi kazandiriyor. Sahnede olmak muzisyen uzerinde buyuk bir baski unsuru olusturur. Sahne onunde sizi dinleyen ve izleyenlere karsi onemli bir sorumlulugunuz var. Bazı kişiler bu konuda sorun yaşamaz, ama bazıları ise sahnede gerçekten rahat olamıyor ve bu durum müzik yapmalarını etkiliyor. Bu nedenle, sahne tozunu ne kadar erken yutarsaniz o kadar iyi.
Vodafone liselerarasi müzik yarismasi gibi projelerde daha önce yer aldınız mı?
İngiltere, Avrupa ve ABD'de benzer etkinliklerde jüri görevi yaptım. Genelde son derece zor bir iş.
Türkiye'de sevdiğiniz bir grup/müzisyen var mı?
Maalesef ülkemdeki radyo ve TV kanallarında sadece İngilizce müzik yapan sanatçılar var. Bu nedenle üzülerek hayır yanıtını vereceğim. Ama Istanbul'da bu arayı kapatıp, çok yetenekli genç Türk müzisyenleriyle tanışacağıma inanıyorum.