Murat: Onlar dersten kaçma konusunda bizi ikiye katlar:)işin espirisi tabi ki,ne onların ne de bizim müzik için dersi ektiği görülmemiştir.provalar genelde akşam saatlerinde olduğu için kimsenin dersine dokunmuyor, sınav haftaları da müziğe ara veriyoruz ,içimiz cız etse de.her şeyin başı zamanı etkin bir şekilde kullanmak aslında. Bu konuda Kulp'un hassasiyeti çok güzel. Bir iş için diğerini ekmemeye, ikisini de planlı yapmaya özen gösteriyoruz.
başladık.
Yoklama gibi olacak, ama grupta kim hangi görevi icra ediyor. Öğrenci öğretim görevlisi olarak ayırırsak?
Kerem: Çagdaş vokal ve gitarda, Serdar solo gitarda, Kerem bas gitarda, Murat Davulda, Onat ise Klavyede Kulp'u oluşturuyor.
Grupta bir hiyerarşi var mı? Kimin dediği oluyor? Öğrenciler her şeyi kabul etmek zorunda mı?
Kerem: Bence öyle bir ayrım yapmayalim. Grupta herhangi bir hiyerarşik bir düzen yok. Bulunduğumuz ortamda herkes esit :))) Ne kadar bunu soylesem de söylerken herkesin yüzünde bir gülümseme olacagini görebiliyorum.
Çağdaş: Keşke eşit olmasaydı, keşke gurubun solisti ve yaşlı elemanlarından birisi olarak benim sözüm dinlenseydi… Ama maalesef, neredeyse tam bir demokrasi hakim gurupta.
Herkesin eşit söz hakkı var. Hatta konser zamanları aletleri benim taşıdığım, yemekleri benim ısmarladığım zamanlarda oldukça fazladır. Nasıl bir demokrasiyse???
Murat: Beklenen açıklamayı yapıyorum;benim dediğim oluyor:) Şaka bir yana hepimiz çok iyi anlaşıyoruz,aramızdaki bu sıcaklık herkesin dediğini hoş gösteriyor. grupta herkes en
iyiyi hedefliyor, bu yüzden kimse kimsenin dediğini kabul etmiyor ve yeni demeler ortaya çıkıyor. Bu da bir sorun aslında:) Neyse ki hep daha iyiye götürüyor bizi.
Serdar: Grubu ayakta tutan en önemli şey tamamiyle demokratik bir temel oluşturmamızdır. Hoca öğrenci ilişkisi gruba hayat tecrübesi olarak elbette yansımıştır, ama bunun bir hiyerarşi yaratması söz konusu olamazdı.
Üniversite'deki destek nasıl, derslerde şarkı isteği geliyor mu?
Kerem: Üniversite ortamından çok destek alıyoruz. Özellikle bizi dinleyen yoğun bir öğrenci grubumuz var. Albümü kayıt ederken çok fazla merak hakimdi. "Her gün kayıtlar bitti mi, albüm ne zaman cikacak?" gibi sorularla karşılaşıyorduk. Bulunduğumuz üniversite ortamı kati olarak ögretmen ögrenci ayrimi yapan bir ortam değil.
Genel çerceveden uzak, bu belki birazda bizim hayat görüşümüzden kaynaklanıyor, ögrenciyi destekleyici, onlara daha fazla söz hakkı veren ve onlara sorumluluk vererek daha hızlı yaşama hazırlayıcı bir ortam içindeyiz. Bu böyle olunca öğretmenlere ulaşmak ögrenci için zor olmuyor. Derslerde şimdiye kadar bir şarkı isteği gelmedi ama müzik kuluplerinde bestelerimizi çalan öğrencileri görünce ayrı bir mutluluk hakim oluyor.
Çağdaş: Öğrenci arkadaşlarımdan çok fazla destek alıyoruz. Hemen her konuda yardımcı olmaya çalışıyorlar sağolsunlar… Henüz derste istek falan gelmedi, gelirse ne yaparım
bilemiyorum:)
Albümdeki 11 parça var söz-müzik yükünü kim çekiyor?
Kerem: Parça sözlerini genelde Çağdas yazıyor. Birkaç parçada ben de dahil oldum. Beste olarak da albüme koyduğumuz parçaların çoğu Çagdas, Kerem, Serdar Üçlemesiyle ortaya
çıktı. Düzenleme hepimize ait.
Çağdaş: Şarkı sözlerinin çoğu bana ait. Bestelerde de ben, Kerem ve Serdar ağırlıktayız… Düzenlemeler KULP'a ait ama Serdar'ın o konudaki ağırlığınıda belirtmek gerek…
Serdar: Sözleri genelde Çağdaş,Kerem ve ben yazdık. Müzikleri ise müşterek oluşturdur. Belki benim bir parça daha ağırlıgım olabilir.
Albümün anlatmak istediği bir derdi var mı? Toplumdaki yozlaşma ve kaybedilen değerlerden bahsediyorsunuz?
Kerem : Albümdeki asıl hikâye aslında çok basit. Her gün güncel hayatta görüp de görmezden geldiğimiz temaların üstüne yoğunlaşmak istedik. Sonuçta yaşadığımız dünya öyle bir
hal aldı ki artık yolda bir aç görseniz yanından geçiyorsunuz ya da haberlerde izlediginiz birçok habere tepkisiz kalabiliyorsunuz. Kulp birazcık da "İnsanlara duyarlı olun
yaşadığınızı hissedin ve hissettirin" diyor.
Serdar: Muhalif görünüp, hayran kitlemizi arttırma gibi bir derdimiz yok. Gerçekten bazı şeyler bizi rahatsız ediyor. Ülkemizde yıllardır süren bu iç savaş, ülkeyi savunma uğruna canlarını ortaya koyanların suçluymuş gibi içeride olmaları, henüz piyasaya bile çıkmayan bir kitabı yüzünden içeri atılan yazarlar... Bu kadar ağır ve hızlı değişen bir gündemin olduğu ülkede bu yozlaşmaya seyirci kalamazdık.
'Kulp' da zor bir isim sözlükteki hangi anlamı bir şeyin tutacak yeri mi yoksa 'bahane' mi? Ya da bambaşka bir şey?
Kerem: Kulp aslinda grubu en iyi yansitan isimlerden biri olarak yüzlerce isim arasından karşımıza çıktı. Bende yarattığı etki bir şeye ait olmama hissi. Bu yönde gizli bir protestlik yanı da var. Kulp, bütünün içinde olmadığı için objektif olarak dışardan olaylara bakabilir gibi hissediyorum.
Serdar: Biz içi sıcak kahve dolu bir bardak gibiyiz. Fokur fokur kaynıyoruz..Bize sahip olmanız için Kulp'tan tutmalısınız. :)
Her albümün gizli parçaları var dinleyiciye işaret etmek istediğiniz şarkılar var mı?
Kerem: Albümde en beğendigim parçalardan biri Tül perde. İlla ki bir sıralama yapmak isterseniz, Yancı ve Beyoğlu diyebilirim.
Çağdaş: Benim favori parçam Beyoğlu. Ondan sonar gelenler ise Ayvalık Otogarı ve Anlatamam…
Murat: "Beyoğlu" benim için albümdeki en özel yeri olan parçadır.
Seneye nerede olursanız bu sizi tatmin eder, hedefiniz nedir?
Kerem: Yalnız istanbul degil Anadolu dinleyicisine de ulasabilirsek bu bizi çok mutlu edecek. Şu an ki en büyük hedefimiz farklı yerlerde farklı mekanlarda konser verebilmek.
Hatta şu anda üstünde çalıştığımız farklı bir sosyal paylasım projemiz bile var. Paylasim bizi mutlu ediyor.
Çağdaş: Kariyer olarak pek bir hedefimiz yok aslında… Tek derdimiz mümkün olduğunca çok konser vermek…
Serdar: Mikrofonu seyirciye uzattığımızda bize eşlik eden bir dinleyici korosu olduğunda tatmin olacagız.A ma 10 kişilik, ama 10000 kişilik bir koro.. Hep kıskanmışımdır Pink Floyd'u :)
Canlı performans var mı halihazırda, siz dinlemek isteyenler için?
Dinleyicilerimiz Facebooktan Kulp grubuna uye olurlarsa konser haberlerini takip edebilirler.
Son bir söz söylemek isterseniz mikrofon sizin...
Kerem: Oncelikle bize vakit ayirdiginiz bu guzel sohbet icin tesekkurlerimizi iletiyoruz.
Son söz olarak keyif alarak müzik yaptıgımızı iletmek istiyorum.. 24 saatimizi iyi planlayıp, paylaşım yaparak ve bunun sonucunda üretim yapmaya çabalıyoruz. Bizi destekleyen
herkese de tesekkurlerimizi iletiyorum.
Çağdaş: Her şey için çok teşekkürler…
Murat: Öncelikle her koşulda yanımızda olan ve bize rehberlik yapan Şafak Karaman'a teşekkür ediyorum. Ayrıca basın danışmanımız olan Pelin Dinç'e bizi yönlendirmeleri ve pozitif enerjisiyle bizi güçlendirmesinden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum. Müzik severleriin karşısına güzel projelerle çıkma hedefindeyiz, KULP BOMBA GİBİ ESİP GÜRLEYECEK VE
BUNU HERKES GÖRECEK.
Serdar: Dinleyenlerin sosyal medyadan bize ulaşıp görüşlerini paylaşması bizi çok mutlu eder..
www.facebook.com/kulponline
www.twitter.com/kulponline