BERLİN Film Festivali'nde Altın Ayı ile ödüllendirilen
Bal filminde Yusuf'un babası Yakup'u canlandıran Erdal Beşikçioğlu, sahibi olduğu, Ankara'daki DİB Sahne'de sergileyeceği yeni oyunu SABAH'a anlattı.
Daha önce ABD ve İngiltere'de sahnelenen, 1995'te Rick Cleveland tarafından kaleme alınan korku, gerilim ve kara mizah yüklü oyunun ismi
Jerry ve Tom. Çizgi film
Tom ve Jerry ile ise, isim benzerliği dışında alakası yok. Gerçek bir yaşam öyküsünden yola çıkan yazar Cleveland, barlarda çalışırken bizzat gözlemlediği iki kiralık katili anlatıyor.
Oyunun en ilginç yanı ise tiyatronun geleceğini yakından etkileyecek ve ilk kez yapılacak bir araştırmada kaynak olarak kullanılacak olması. TÜBİTAK'ın onay verdiği projeyi, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi yürütecek.
ETKİ ÖLÇÜLECEK
Jerry ve Tom, farklı seyirci gruplarına televizyondan da izletilerek, oyuncuların sahne performansının izleyende nasıl bir etki bıraktığı araştırılacak.
Oyunun yönetmeni Erdal Küçükkömürcü, duygusal bir performans sunduklarını ve bunun ölçümünün zor olduğunu ifade ederek, "Alışık olmadığımız bir tiyatro yapacağız. DİB, tiyatronun başka anlatım dilleri olabileceğini, deney alanı oluşturarak ortaya koyan bir misyona sahip. Araştırma sonucunu biz de merak ediyoruz. 1 ve 2 Mart'ta televizyon çekimi yapılacak. Sonra Çanakkale'ye gideceğiz. Deneklere oynayacağız. 18 Mart'tan itibaren her perşembe DİB Sahne'de olacağız" diyor.
BOL BOL ŞİDDET
Kiralık katil Tom'u canlandıran Erdal Beşikçioğlu ise ciddi şiddet içerdiği için, seyircinin oyundan ne derece etkilendiğini araştırmanın kolaylaşacağına dikkat çekiyor.
Oyunda sekiz ayrı karakteri canlandıran İlham Yazar ise "Bu tecrübenin bambaşka bir yeri olacak kariyerimde. Dramatik bir oyun değil
Jerry ve Tom. Seyircinin tıkanıp kalmasını istiyoruz" diye konuşuyor.
'Bal'ın metaforları ihmal ediliyor'
ERDAL Beşikçioğlu, rol aldığı ödüllü film
Bal'ı da değerlendirerek, "Semih Kaplanoğlu, filmi Yakup ve Yusuf peygamberlerin arasında geçen kıssalardan etkilenerek yazmış. Dolayısıyla metaforlarla yüklü bir film.
Bal'ın metaforları ihmal ediliyor. Filmde çocuğun babasına olan tutkusu çok yoğun olarak hissediliyor. Her şey Yusuf'un gözünden anlatılıyor" diyor.