Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin 101. yılını idrak ettiğimiz bu günlerin anlam ve önemini içinde barındıran kitapları derledim. Tarihi kökeni binlerce yıl öncesine uzanan bir milletin son sığınağı Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir. Yüzbinlerce şehidin kanı üzerine kurulan devletimiz, topyekün bir varoluş mücadelesinin tezahürüdür. Şanlı tarihinden ilham alan Türk milleti, bağımsızlığını en zor şartlar altında bile feda etmedi. Tarih şuuru, bir milleti millet yapan yegane haslettir. Tarihi hafızası olmayan bir milletin, devletler sahnesinde rol alması mümkün değildir. Türk milletinin geçmişindeki parlak aynalar, geleceğini aydınlatmaktadır. Türkiye geçmişinden aldığı güçle önümüzdeki yüzyıla mührünü vurmak için olağanüstü bir atılım göstermekte. İşte bu atılımın temelinde yatan stratejik güç hiç şüphesiz ki tarih bilincidir. Bu sayıda bu şuurla hareket edip, Turkuvaz Kitap bünyesinden çıkan tarihi içerikli eserleri merkez noktamıza alarak maziyi atiye taşıyan eserlerden bahsedeceğim.
Turkuvaz Kitap'tan, Murat Bardakçı imzasıyla çıkan pek çok kitap aslında günümüzün anlam ve önemine uygun nitelikte. Örneğin, genç yaşında Osmanlı imparatorluğunun zirve isimleri arasında yer alan Enver Paşa'nın gizemli ve bir o kadar da macera dolu hayatını anlatan Enver adlı kitap, Bardakçı'nın enfes üslubuyla okuyucuya aktarılıyor. Bardakçı'nın Turkuvaz Kitap'tan çıkan bir başka eseri ise İttihadçı'nın Sandığı. Söz konusu eser İttihad ve Terakki dönemine ışık tutuyor. Eserde büyük oranda yer verilen mektuplar ise hem İttihaçıların ruh dünyasının tahlilini sağlıyor hem de karanlık bir dönemin aydınlanmasına vesile oluyor. Enver Paşa ile birlikte İttihad ve Terakki'nin en önemli siması olan Talat Paşa da tarihimizin önemli şahsiyetleri arasında yer alıyor.
Memuriyetten, Sadrazamlığa yükselen ve yurt dışında bir Ermeni teröristin kurşunuyla yaşamını yitiren Talat Paşa'ya dair yazılan en kapsamlı kitaplardan biri de yine Bardakçı imzasıyla raflarda yer alıyor. Talat Paşa'nın Evrak-ı Metrûkesi isimli kitapta Ermeni tehciri meselesi başta olmak üzere birçok konuyla ilgili belge ilk kez yayımlanıyor. Osmanlı'nın son hükümdarı Vahideddin Han'ın hayatını da Şahbaba isimli kitapla okuyucularla buluşturan Bardakçı, Kurtuluş'un ilk adımı olan 19 Mayıs sürecini de Bir Devlet Operasyonu: 19 Mayıs adlı kitabında kaleme aldı. "Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun yolculuğu ve yolcukla ilgili belgeler" bütün ayrıntılarıyla kitap yer alıyor.
Son olarak, Atatürk'ün kız kardeşi Makbule Atadan'ın hayatını da yine Bardakçı'nın kaleminden okuyoruz. Hayatı boyunca ağabeyinin gölgesi altında kalmış bir kardeş olan Makbule'nin hayatı, bütün bilinmezleriyle bu eserde aktarılıyor. Eser aynı zamanda bir zihniyet tarihinin de iz düşümü. Bütün hayatı ağabeyine bağlı bir kardeşin yaşadıkları roman tadında bir üslupla kaleme alınmış. İki kardeş arasındaki mektuplar, zaman zaman ağabeyinden aldığı sert uyarılar, ömrünün son demlerine doğru yaşadığı sıkıntılar ve daha niceleri... Mektuplar ve daha önce yayımlanmamış hatıralarla desteklenerek okuyucunun beğenisine sunulmuş. Atatürk'e dair bilinenin dışında bir eser okumak isteyenlerin mutlaka edinmesi gerekir.
ÖNE ÇIKAN HATIRALAR
Bir Doktorun Kurtuluş Savaşı Hatıraları, Türk ordusunun bir ferdi olan Doktor Muzaffer Alatur'un gözünden bu dönemi tüm detaylarıyla önümüze seriyor. Millî Mücadele döneminde Türk milletinin içine düştüğü girdabı, Kuva-yı Milliye'nin teşkilatlanma sürecini, bu süreçte yaşanan sıkıntıları, düzenli ordunun kurulmasını ve Yunan ordusuna karşı mücadeleyi okumak mümkün.
Tarih alanında otorite isimlerden olan Ali Satan, 100 Soruda Millî Mücadele adlı çalışmasında, Kurtuluş Savaşı'nın seyrini kronolojik olarak anlatıyor. Türk tarihi için kritik önem arz eden Millî Mücadele dönemi hakkında hamasetten ziyade, gerçeği anlatmanın derdiyle kaleme alınan eser, titiz bir akademik çalışmanın tezahürü olarak dikkat çekiyor.
Taha Niyazi Karaca'nın, Milli Mücadele Yükselirken isimli eseri, Mütareke Dönemi'nde yaşanan gelişmeleri, '1919 milletvekili seçimleri' çerçevesinde değerlendiriyor. Yirmiye yakın dönem gazetesini ve diğer tüm arşiv belgelerini inceleyip değerlendiren Karaca, işgal günlerinde yükselen milli egemenlik mücadelesini bütün detaylarıyla okuyucusuna aktarıyor.
Batı Cephesi 1. Komutanı Ali İhsan Sabis'in yaşadıkları ise Milli Mücadele Hatıraları adıyla Erhan Çiftci tarafından derlendi. Kurtuluş mücadelesi döneminde stratejik bir cephede kumandanlık yapmış, Sabis'in bizzat cepheden anlattıkları, milli mücadeleye farklı bir pencereden bakılmasına zemin hazırlıyor.