Vladimir Nabokov adı anılınca akıllara derhal Lolita romanı gelir. Bu durum doğaldır zira pedofiliyi çağdaş dönem edebiyatına sokan kitaplar arasında baş köşede yer alan bu romanın ve karmaşık kişilikli yazarının kimliğinin neden olduğu tartışmalar inişli çıkışlı periyodlarla da olsa 70 yıldır sürüyor ve günümüze kadar uzanıyor. Peki, bunca yıl boyunca kitaplarından sadece biri nedeniyle bazı çevrelerce şeytanileştirilen ama bazı çevrelerde de bir o kadar da sempatiye mazhar olan gerçek Nabokov kimdir?
Alfa Yayınları tarafından ocak ayında yayınlanan Andrea Pitzer imzalı Nabokov – Yazarın Gizli Tarihi bir yanda edebiyat ve sanat, öte yanda ahlak ve ideoloji tartışmaları arasında kalmış bir yazar portresinin Lolita öncesi ve sonrası kişiliği, geçmişi, şahsi ve edebi kimliğini etkileyen unsurlarla tanışmak isteyenler için biçilmiş kaftan.
Çevirisi ise 2014 yılındaki Türkçe basımında olduğu gibi yine Yiğit Yavuz imzasını taşıyor. Pritzer'in yazarın St. Petersburg'da doğduğu evden başlayarak hayatının belli başlı safhalarını geçirdiği mekânlara kadar bilfiil giderek ve kitaplarındaki gizemli izleri takip ederek gerçekleştirdiği araştırmasına dayanan bu biyografi aile hikâyesinden başlayarak Nabokov'un yazım serüvenini, bakış açısını ve edebiyat dünyasında bıraktığı sarsıcı etkiyi keşfetmek adına etkileyici.
SİNEMA VE RESMİN YÖRÜNGESİNE AVANGART BİR BAKIŞ
Resim önemli bir sanat dalı; peki ya sinema? Resim sanatıyla benzer ve farklı özellikleri olan sinema, filmlerin canlı resimler olduğu gibi de yorumlanır. Ülkemizde de avangart sinema tartışmasının yeterince yapıldığı söylenebilir mi? Sinemayla ilgili lisans bölümleriyle lisansüstü programlarında kaynak ve uzman öğretim elemanı eksikliği dolayısıyla konuya yeterince yer verilmemektedir. Bu durum, ülkemizde sinema denilince ekseriyetle hikaye anlatımının anlaşılmasından, film analizi çabalarının görüntünün resim dilinden ziyade öykü analizine yönelmesinden kaynaklanır. Uzam Yayınları'ndan çıkan kitabı Avangart Sinema ve Resim'de yazar Rıdvan Şentürk, Resim sanatına nispetle gelişen avangart hareketlerin karşı çıktıkları dil temelli anlatım geleneğinden beslenen anaakım sinemasına nasıl yansıdığı, ne şekilde dönüştükleri sorularının yanıtlarını arıyor.