Genç ve başarılı yazarları keşfetmekten hoşlanıyorsanız ABD'li yazar Celeste Ng kesinlikle radarınıza girmesi gereken isimler arasında yer alıyor. İlk kitabı Sana Söyleyemediğim Her Şey (Everything I Never Told You), Amazon Book tarafından 2014'ün en iyi kitabı seçilmişti. 1980 doğumlu Ng, şimdi ikinci kitabı Küçük Yangınlar (Little Fires Everywhere) ile karşımızda.
Geçen yılın sonunda ABD'de kitapseverlerin beğenisine sunulan kitap kısa sürede öyle büyük bir başarıya ulaştı ki; ABD'li yapımcılar başrollerini Reese Witherspoon ve Kerry Washington'ın paylaştığı bir dizi adaptasyonu üzerinde çalışmaya başladı bile. The Washington Post, Kirkus Reviews, NPR, Amazon ve Entertainment Weekly ise Küçük Yangınları yılın kitabı olarak lanse etti. Kitap 50 haftadır New York Times En Çok Satanlar listesinde birinci sırada.
Farklı bir hikaye örgüsüne sahip olan kitap, ABD'nin Ohio eyaletine bağlı Shaker Heights şehrinde geçiyor.
Roman kaynağı belirsiz bir yangınla başlıyor ve olaylar bizi bu yangından önce yaşananlara götürüyor.
Richardson'ların evinde başlayan yangını çıkaranın ailenin sorunlu ergen kızı olduğu söyleniyor. Ancak yazar, okuru yangından başlayarak geriye doğru adım adım götürüyor ve yolunun farklı karakterlerle kesişmesini sağlıyor.
İKİ ANNE İKİ CEPHE
Kitabın ana karakterleri şehre yeni taşınan ve 15 yaşındaki kızı Pearl'ü tek başına yetiştiren sanatçı Mia Warren ile onların ev sahibesi olan gazeteci Elena Richardson ve Pearl'ün daha sonra okulda tanışıp yakınlaştığı dört çocuğu...
Tabii ki bu yangın kadar bir anda ortaya çıkan ve şehri ikiye bölen bir dava da iki annenin farklı cephelere geçmesine ve bir yandan da hayatlarını sorgulamasına neden oluyor.
Bebeğini terk eden bir Çinli annenin, çocuğunu evlat edinen aileden geri almak için başlattığı dava tüm şehirde ve kitabın ana karakterlerinin ruhlarında fırtınalar kopmasına neden oluyor.
Kitabın sayfaları arasında dolaşırken "Doğru düzgün eğitimi olmayan, vasıfsız ve çocuğunu terk eden bir göçmen anne sırf doğurduğu için çocuğunu geri alma hakkına sahip midir?" yoksa "Çocukları olmayan, evlat edindikleri bebeği benimseyen ve iyi bir hayat sürmesini sağlayabilecek olan ABD'li aile mi çocuğa bakma hakkına sahiptir?" sorusu sizin de kafanızı kurcalayacak.
300 küsur sayfalık kitap karakterlerin özel hayatındaki gelişmeler ve bu gelişmelerin birbiriyle olan bağlantılarıyla sizi kısa süre içinde sarmalıyor. Olay örgüsü oldukça iyi kurgulanmış. Mia ve kızı arasındaki gizem, Pearl'ün ilk aşkı, Pearl'e aşık olan Richardson'ların ortanca oğlunun kıskançlıkları... Lise son sınıfa giden gençlerin hayatlarında yaşananlar...
Birbirinden iki farklı hayat benimsemiş olan Mia ve Elena'nın çekişmeleri. Elena'nın başarısız bir gazeteci oluşunu kabul etmekte zorlanması, varlıklı eşi ve ailesi üzerinden kurduğu saplantılı kusursuz hayat ve anne-çocuk konusu kısa sürede sayfaları bitirmenizi sağlayacak. Tabii ki bunda çevirinin son derece başarılı yapılmış olması da önemli bir etken. Kitap bittiğinde neden bu eserin 50 hafta en çok satanlar listesinde kaldığını ve yayınlanalı bir yıl olmasına rağmen hemen televizyon dizisine uyarlandığını da daha iyi anlayacaksınız. Güncel Amerikan romanlarından hoşlanıyorsanız kesinlikle almanız ve kütüphanenize eklemeniz gereken bir eser.