Osmanlı devletine borç veren komisyon başkanı hangi otelde kaldı, sinemanın ilk yıldızı Cahide Sonku en çok hangi mekana gitti, tarihi eserlerin yağlanmasına hangi ülkenin elçisi aracılık etti, ajanlar Amerikan Konsolosluğu'nu nereden izledi. Bu ve bunun gibi satır arasında kalmış sorular Turan Akıncı'nın yeni kitabında yanıt buluyor. Osmanlı'da Selanik ile Sürgün'ün de yazarı olan Turan Akıncı, yeni kitabı Beyoğlu eseriyle Pera'nın 1831-1923 yılları arasına ayna tutuyor. Büyükelçilerden mimarlara, sinemalardan ünlü ailelerine kadar birçok tarihi bilgiye yer veren kitap Beyoğlu'nun envanteri niteliğinde. İlk pasajlar, ilk sinema, ilk otel, ilk masa sandalye ile yemek yenen lokanta, ilk balohane, ilk tünel, ilk tiyatro binası ve ilk belediye kurumu gibi birçok ilk kitapta kendisine yer buluyor. Yazar ilklerle birlikte Beyoğlu'na damga vurmuş olayları, mekanları, insanları tüm yönleriyle anlatıyor. Bir dönemin panoramasını çıkaran, kimi zaman merak uyandıran, kimi zaman şaşırtan bilgileri akıcı bir uslupla okura aktaran yazar, fotoğraflarla da kitabını tamamlıyor. Akıncı'nın Remzi Kitabevi'nden çıkan kitabındaki ilginç detaylardan bazıları şöyle...
CAHİDE SONKU'NUN GİTTİĞİ MEKAN: Crespinler, İstanbul'a Fransa'dan gelmiş levanten bir aile. Ailenin adını taşıyan Crespin Pasajı da Tebebaşı Meşrutiyet Caddesi No 18'deki yerine 1880 yılında yapılmış. Pasajdaki Neşe, İmroz ve Triandafilos, İstanbul'un önemli üç meyhanesi olarak adından söz ettirmiş. Hatta Neşe Meyhanesi dönemin önemli film artisti Cahide Sonku'nun çok sık gittiği bir mekan olarak öne çıkmış. 1971 yılında Anıtlar Kurulu kararıyla yıkılan pasajın yerine bugünkü Aslıhan Pasajı inşa edilmiş.
ABD KONSOLOSLUĞU'NUN İZLENDİĞİ MEKAN: Tepebaşı, Meşrutiyet Caddesi'ndeki birahaneyi, Modan Benzour 1900'lü yıllarda kurdu. Eski Amerikan Sefareti karşısındaki Mazza Apartmanı'nın girişindeki Benzour Birahanesi, çeşitli amaçlara da mekan olmuş. II. Dünya Savaşı sırasında Amerikan Konsolosluğu'nu gözetlemek isteyen ajanların burada oturup etrafı izlemesi gibi. Yapı sonradan Akasya Apartmanı adını almış
TAHTIREVANLI TAŞIMA: Hotel D'Angleterre İstiklal Caddesi'nde, Mıssiric tarafından1841 yılında kurulmuş. Beyoğlu'nun ilk kapsamlı oteli olarak öne çıkmış. Ve 55 yıl Beyoğlu'nun en pahalı ve en gözde otellerinden birisi olmuş. Öyle ki Osmanlı Devleti'ne borç veren İngiliz İkraz Komisyonu Başkanı Hornby ve eşi bu otelde kalmış. O yıllarda öte yandan Beyoğlu'nda çok sık balolar düzenlenirmiş. Maskeli baloların moda olduğu dönemde otel, dönemin sefaret çalışanları ve misafirleri için tahtırevan servisi sağlayarak bir ilke imza atmış. Bunun yanı sıra otel, sahibi Mıssıric'in yemek sırasında otel müşterileriyle takışması da seyahat kitaplarına konu olmuş.
PİYANOYU EVLERE SOKAN YER: 1873 yılında Alexandre Commendinger tarafından kurulan Avrupa Pasajı'ndaki müzik mağazası, İstanbul'da klasik müzik kültürünün gelişmesinde büyük rol oynamış. Böylece mağaza sayesinde Beyoğlu bölgesinde birçok eve piyano girmiş. O dönem özellikle kız çocuklarının piyano dersi alması çok önemliymiş. Mağaza sarayda hizmet veren Mızıka-i Hümayun'un tüm mesleki ihtiyaçlarını karşılıyordu.
İŞKENCE OTELİ: Krocker Oteli'ni Tepebaşı'nda 1890 yılında Kroecker ailesi kurdu. I. Dünya Savaşı şartlarında Alman Genelkurmayı el koyunca otelin bazı odaları hastane olarak kullanılmış. 1918'de ise İngiliz işgal kuvvetleri otele el koyar. Otel, İngilizlerin istihbarat subayı John Godolphin Bennett tarafından işgal kuvvetlerinin istihbarat merkezine çevrilmiş. Hatta o dönemde birçok kişiye bu binada işkenceler yapılmış. Günümüzde otelin yarısı öğretmenevi. Diğer yarısını ise İstanbul Sanayi Odası kullanıyor.
ATATÜRK'ÜN, MEKTUBUNU KABUL ETMEDİĞİ İNGİLİZ: Temmuz 1928'de yeni Fransız Büyükelçi Kont de Chambrun Atatürk'ün İstanbul'da olmasını fırsat bilip güven mektubunu İstanbul'da sunmak ister. Atatürk bunu kabul etmez ve bununla, "Ankara beş yıldan beri Türkiye'nin başkentidir. Elçiler, güven mektuplarını başkentte devlet başkanına sunarlar ve başkentte otururlar" mesajını verir. Chambrun, Ankara'ya yerleşir. Hatta Atatürk'le dost olup, Atatürk hakkında kitaplar yazar.
TARİHİ ESERLERİ YAĞMALAYAN ELÇİ: İngiliz Büyükelçisi Stratford Canning 1808 yılında atandığı İstanbul'da uzun yıllar görev yapmış. Böyle olunca Osmanlı İngiliz ilişkilerinin daima en önde olmasını sağlamış. Bunun yanı sıra İngiliz arkeologların Osmanlı topraklarında kazı yapması ve bulunan tarihi eserlerin İngiltere'ye, British Museum'a kaçırılması konusuna da aracılık yapınca resmen Osmanlı eserlerinin yağmalanmasına sebep olmuş.