Kayseri Gazeteciler Cemiyeti'nde basın toplantısı düzenleyen Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları Başkanı Ahmet Taş, anayasada yer verilen din ve ibadet hürriyeti maddesine rağmen her zaman bunun mümkün olmadığını söyledi.
"BAŞÖRTÜSÜNE ANAYASAL GÜVENCE GETİRİLSİN"
Türkiye'nin yüzde yüzüne yakınının Müslüman olmasına rağmen bu alanda belli başlı sıkıntılar yaşandığına değinen Ahmet Taş; "1950 öncesi ve darbe dönemlerinde Müslüman halkımızın İbadetlerine ve kıyafetlerine hukuk, vicdan ve adalet ayaklar altına alınarak yasaklar getirildi. 12 Eylül 1980 ve özellikle de 28 Şubat 1997 Post modern darbe döneminde inancı gereği başını örten hanımlarımıza, memurelerimize ve öğrencilerimize büyük zulümler yapıldı. Okuma ve çalışma hakları ellerinden alındı. Bin yıl süreceği söylenen ama! 2000'li yıllardan sonraki iktidarlar döneminde ortadan kaldırılmaya çalışılan 28 Şubat döneminde uygulanan başörtüsü zulmü sivil toplum kurumlarımızın topladığı 13 milyonluk vatandaş imzası sonucu ortadan kaldırılabildi. Kadın ve kızlarımız derin bir nefes aldı. Son günlerde başörtü özgürlüğü konusunun yeniden tartışılmaya başlandığına şahit oluyoruz. Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları olarak talebimiz, başörtüsü ve dini kıyafet özgürlüğünün anayasa ile güvenceye alınmasıdır. Yeni anayasa çalışma ve çağrılarının yapıldığı bu günlerde TBMM, siyasi partiler ve hükümetten talebimiz yeni anayasada başörtüsü ve dini kıyafetle ilgili bir madde koyulması. Böylece başörtü ile ilgili polemikleri de ortadan kaldırmış oluruz" dedi.