60 Yaşına giren Saffet Arslan yıllar önce küçük bir atölyede çırak olarak başladığı mobilya sektöründe bugün Türkiye'nin en büyük iş adamlarının içinde. Geçtiğimiz günlerde kendisini ziyaret ettiğim ünlü iş adamı Saffet Arslan'la Türkiye ekonomisini konuştuk. "Rahmetli babam her zaman şunu söylerdi MUCİZENİN ARDINDA YATAN HİLE DÜRÜSTLÜKTÜR" diye konuşan Saffet Arslan, ticarette her zaman dürüst olmak lazım. Son zamanlarda bakıyorum büyük işletmeler dahi konkordato ilan ediyorlar. Bunu gerçekten isteyende var hileli olarak yapanda var... Adı neredeyse Kayseri'yle özdeşmiş İpek Mobilya, Türkiye'nin ve Kayseri'nin öne çıkan markalarından biridir. Mobilya başta olma üzere inşaat, AVM, madencilik sektörlerinde ülke ekonomisine katkı sağlayan, yaklaşık 5000 kişiye istihdam yaratan dört kıtaya ihracat yapan dünya çapında dev bir kuruluşa dönüşen İPEK MOBİLYA Grubunun Yönetim Kurulu Başkanı Saffet Arslan'la bir araya geldik gündemimiz ekonomi oldu. 40 yıldır sanayicilik yapan,1988,1990,1994,1998, 2000, 2002,krizlerini bizatihi yaşayan Saffet Arslan' la Gelişmekte olan ülkelerde arz talep dengesinin bozulmasına ek olarak yaşanan dış etkenli sebeplerle birlikte derinleşen ekonomik krizin nedenleri ve neler yapılması gerektiğini konuştuk.1998 de Uzakdoğu, 2008 de ABD merkezli yaşanan kriz ve krizlerin nasıl fırsata çevirdiğini anlattı.2002 deki büyük kriz sonrası herkesin nasıl kenetlendiğini, ABD'nin dövizi piyasaya sürmesi ile dünyada oluşan para bolluğu sonrası yaşanan rahatlamayı hatırlattı.2008 sonrası ise dünyada yaşanan para daralması ile birlikte devam eden sürecin tezahürü yaşadığımız ekonomik krizin yine atlatılacağını ancak bunun diğerleri gibi hemen kendini hissettirmeyeceğini ifade etti. Saffet Arslan, kamuda özel sektörde bütün kesimlerin kemer sıkmasını, tasarruf etmesi gerektiğinin altın özellikle çizdi Saffet Arslan. Krizi aşmanın en büyük yöntemlerinden birisinin tasarruf ve sıkı para politikası kadar yerli malı kullanmanın artması olarak işaret etti. Üretim ve ihracatın artması ise bilindik ama güncelliğini ve gerçekliğini koruyan görüşler. Krize rağmen OSB de artan enerji tüketimi ve yükselen ihracat rakamlarının Kayseri'nin krize rağmen koşmaya devam eden bir kent olduğunun göstergesi olduğunu belirtti. Ve can alıcı o cümleyi söyledi: "Karamsarlığa gerek yok. Paniklemeye gerek yok..." Paniklersek hata yaparız. Herkes işine baksın. Dolar ve Euro spekülasyonlarını ortadan kaldırmalıyız" Yabancı para birimi cinsinden borçlanmalara dikkat edilmesi gerektiğini belirlen Aslan, ekonomik sıkıntının 2019 yılı ortalarından sonra geçeceğine inanıyor. Yaşanacak olan süreçte kayıpların kapatılabilmesi için bu sürecin yaşanacağını belirtiyor. Kamu ve özel kuruluşlar ile vatandaşlar tasarruf tedbirlerini iyi uygularsa krizden normale dönüş sürecinin 2019'un mart veya nisandan önce yaşanabileceğine de inanıyor Saffet Arslan. Dibe vuran insanların-kurum ve kuruluşların sıçramasını bilirlerse işi çözeceğini belirtiyor. Saffet Arslan, krizlerin fırsata çevrilmesi ve dibi görenlerin iyi bir sıçrama yapması halinde daha büyük işler başaracağına, kazanımlar elde edeceğine inanan bir iş adamı. İş adamı kimliğinin yanında bana göre kanaat önderi. Ekonominin patronu... Daha da ötesi aslında... Sohbetinden huzur ve mutluluk duyduğumuz, tespitleri ile gerek Kayseri ekonomisinin gerekse de Türkiye ekonomisinin mihenk taşlarından birisi olan Saffet Arslan'ın teşhis ve önerileri çok önemli. Krizi fırsata çevirenlerden olmamanız dileğiyle kalın sağlıcakla...