Kartal, "Harakânî'yi, Kafkas Üniversitesi'ni ve Kars'ı ata topraklarında tanıtmak bizim için gurur verici oldu. YTB'nin destekleriyle bu projeyi başarıyla gerçekleştirdik," ifadelerini kullanarak, sempozyuma sekiz ülkeden (ABD, Azerbaycan, İspanya, Katar, Kazakistan, Mısır, Özbekistan, Türkiye) akademisyenlerin katıldığını ve yaklaşık 25 bildiri sunulduğunu ifade etti. Harakânî'nin Anadolu'nun İslamlaşmasındaki rolüne dikkat çeken Kartal, "Malazgirt Zaferinden yaklaşık 50 yıl önce, İran'ın Harakan bölgesinden Kars'a göç eden ve burada İslam'ın hoşgörü temellerini atan Harakânî'nin tasavvufi düşüncesi, Türkistan'daki tasavvuf tarihine etkileriyle beraber ele alındı" dedi.
Sempozyumda ayrıca Harakânî'nin Özbekistan'da bulunan 300 yıllık şeceresinin tanıtılması ilgi çekti. Özbek akademisyenlerin Harakânî'nin manevi mirası ve Nakşibendilik üzerindeki etkisi hakkında bilgi sahibi oldukları gözlemlenirken, bu sempozyum sayesinde konuyu daha derinlemesine inceleme fırsatı buldukları ifade edildi. Kartal, sempozyumun iki ülke arasındaki manevi mirası Ahmed Yesevi ve Şah-ı Nakşibendi gibi büyük isimler üzerinden ele alarak Anadolu'nun İslamlaşmasına uzanan tarihi bir köprü oluşturduğunu belirtti.
Etkinliğe farklı üniversitelerden rektörler ve akademisyenler katıldı. Açılışta yapılan konuşmalarda, Türkiye ve Özbekistan arasındaki ilişkilerin bu tür programlarla daha da derinleşmesi yönünde dilekler ifade edildi. Kartal, sempozyuma katkılarından dolayı YTB Başkanı Abdullah Eren'e teşekkür ederek, bu sempozyumun Kafkas Üniversitesi'nin Kafkasya ve Türkistan bölgesindeki akademik faaliyetlerine bir halka daha eklediğini söyledi.