Girişimciliği şirket kültürü haline getirmeyi hedefleyen Allianz Sigorta, 2017'de İnovasyon Ofisi'ni kurdu. Bu süreçte, kurum dışında olan ve sigortacılık kültürünü öğrenmek isteyen girişimcilerin olduğunu fark eden şirket, açtığı inovasyon ofisinde çalışanlarının eğitimlerinin yanı sıra dışarıdaki girişimcilere de destek vermeye başladı. Allianz Türkiye CEO'su Aylin Somersan Coqui ile buluşarak, birinci yılını dolduran ofiste neler yapıldığını ve ne gibi fikirlerin hayata geçirildiğini konuştuk.
İnovasyon ofisiyle ne yapmayı hedeflediniz?
İnovasyon Ofisi'ni şirket içinde ürün, hizmet, süreç ve iş modellerimizin yenilenmesinde atılan adımları koordine etmek amacıyla kurduk. Start-up'larla yenilikçi iş modelleri için entegrasyonlar, üniversitelerle işbirliği, Allianz Grubu'yla inovasyon entegrasyonu ve girişimcilik ekosisteminde yer alan birçok kurumla işbirliğine odaklandık.
Kurum içi ile kurum dışı girişimcileri bir araya getirmek fikri nasıl ortaya çıktı?
Kurum içi girişimcilerin en çok ihtiyaç duyduğu yetkinliğin girişimci bakış açısı olduğunu, kurum dışındaki girişimcilerin ise sigortacılığın teknik bilgisini ve dinamiklerini öğrenmek istediklerini gördük. Biz de bu iki ihtiyaca yanıt vermek üzere "kurum içi" ve "kurum dışı" girişimcilik alanlarına aynı anda odaklandık. Bu iki programı birbiriyle konuşur şekilde yürüttük. Uzmanlığımızı dışarıya taşıyan start-up mentorlarımız, dışarıdaki bakış açısını içeriye getiren öğrencilerimiz, bu iki ayrı programın sinerjik şekilde ele alınmasına vesile oldu.
FİKİR ÜRÜNE DÖNÜŞTÜ
Yenilikçi iş modellerini desteklemek adına ne gibi adımlar atıyorsunuz?
Kurum içi girişimcilik programımızı şirket çalışanlarımızın yalnızca yenilikçi fikirlerini ileteceği bir platform olarak değil, bu fikirlerin hayata geçirileceği ve iş modeline dönüştürüleceği bir süreç olarak tasarladık. Bu süreçte sağladığımız bütçe ve kaynaklarla fikirlerin, pazarda karşılığı olan prototiplere ve daha sonra gerçek bir ürün veya hizmete dönüşmesini hedefledik. Bu alanda çok iyi tanınan isimlerden İhsan Elgin'le işbirliği kurduk. Dışarıdaki girişimciler için ise bizim öncelikli hedefimiz, start-up ekosisteminde sigortacılığa olan ilgiyi artırmak, gerçek anlamda sigorta teknolojileri tanımını zihinlerde oturtmak ve bu alana yeni fikirler ve girişimciler çekebilmekti.
90 BAŞVURU GELDİ
Projeye kaç başvuru geldi?
Kurum içi girişimcilik programımızı mart ayında duyurmamızın ardından, çalışanlarımızdan odak alanlarımıza uygun şekilde yaklaşık 90 başvuru aldık. Bu başvuruların değerlendirilmesi sonucunda seçilen 7 iş modeli hızlandırma aşamasını temmuz ayında tamamladı. İş modellerinden ikisi ise kuluçka aşamasına geçmeye hak kazandı ve kasım ayında kuluçka dönemini tamamlayıp icra kurulumuz tarafından bir tanesi birinci seçildi. Söz konusu projelerin sahipleri, maddi olarak da ödüllendirildi.
ÜÇ PROJE UYGULAMAYA ALINDI
Kurum içi ve dışı girişimcilik programlarıyla kaç proje hayata geçti?
Arkadaşlarımız Kıymet Kızgın, Okşan Orhan ve Özlem Özdemir tarafından geliştirilen ve birinci seçilen "Bilen Annem"projesi geleceğin anneleri için hazırlanan mobil hizmet uygulamasını hayata geçirdik. Proje, hamilelik süresince annelere destek olmayı hedefliyor. Kurum dışı girişimcilik programımıza katılan start-up'ların iki projesini de uygulamaya aldık. Gamester ile "artırılmış gerçeklik" uygulamalarını sigortacılığın risk kontrol ve risk yönetimi aşamasına taşımayı hedefliyoruz. Spirohome ile ise koah hastalarının hastaneye gitmeksizin nefes kapasitelerini ve ilaç ihtiyaçlarını ölçümleyerek mobil platformlar üzerinden bilgi sağlayacak sağlık destek projesini yürütmeyi hedefliyoruz.