Türkiye'nin en büyük hizmet ihracatçıları arasında yer alan Tanfer Sağlık Grubu yatırımlarını büyütüyor. Mecidiyeköy'de bulunan Tanfer Hastanesi'ni 2019 yılında bünyesine katan grup, Bodrum'da da yeni bir yatırıma hazırlanıyor. Sağlık turizminin Türkiye ekonomisi için en önemli konuların başında geldiğine işaret eden Tanfer Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Nihat Tanfer, 2023'teki 20 milyar dolarlık hedef için tamamen yerli sermayeli bir grup olarak kendilerinin de yeni yatırımlar yaptıklarını söyledi. Tanfer, "Türkiye'nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı listesine giren bir diş kliniği iken, artık yelpazemizi genişleterek bir sağlık grubu haline geldik. Yatırımlar tamamlandıktan sonra hedefimiz ilk 50 arasına girmek." dedi. İstanbul Nişantaşı'nda bir diş kliniği ve Levent'te estetik ve sağlık merkezi ile faaliyet gösteren Tanfer Sağlık Grubu, yatırımlarını büyütme kararı aldı. Son 8 senedir diş ve estetik ile sağlık turizmi alanında çok ciddi adımlar attıklarını belirten Tanfer, elde ettikleri sonuçlara bakarak bu kez bir hastane yatırımı yaptıklarını söyledi. Önümüzdeki dönemde Bodrum'da kuracakları bir estetik, rehabilitasyon ve anti aging merkezi ile büyümeye devam edeceklerini belirtti.
GELİR KATLANARAK ARTACAK
"Biz ülkemize inanıyoruz ve bu ülkenin bize verdiklerini karşılamak için mücadele içerisindeyiz. Tamamen yerli sermayeli bir grup olarak Türkiye'nin 2023 hedefi olan 20 milyar dolarlık sağlık turizmine giden yolda yeni yatırımlar yapmanın gururunu yaşıyoruz" diyen Tanfer, şöyle devam etti: "Sağlık turizmi Türkiye'nin geleceğindeki en önemli döviz kaynaklarından bir tanesi olacak. Deniz ve güneş turizmi gibi sadece belli aylara sıkışan bir turizmden değil, 12 aya yayılan bir turizmden bahsediyoruz. Üstelik buraya gelen insanların sadece tedavi için geldiklerini de düşünmemek gerekir. Türkiye'de kaldıkları sürece konaklama, yemeiçme ve alışveriş olmak üzere ekonomiye ciddi bir katkı sağlıyorlar. Türkiye'nin burada en önemli avantajlarından birisi konumu. Örneğin İstanbul'u ele alırsak, İngiltere'den Dubai'ye 4-5 saat mesafede milyonlarca insan yaşıyor. Ayrıca Türkiye hekim kalitesi, kullanılan aletler ve maliyet avantajı olarak da rakiplerinin çok önünde. Bu çizgiyi bozmazsak sağlık turizminden elde ettiğimiz gelir katlanarak artacak." Dr. Nihat Tanfer, "Özellikle Almanya ve İngiltere başta olak üzere,AB ülkelerinin yanında Afrika'dan Ortadoğu'ya, Rusya'dan Kanada ve ABD'ye kadar Türkiye'ye hasta geliyor. Bu insanlar ortalama 5-10 bin euro arasında tedavi ücreti ödüyor. Gelmelerinin en önemli sebebi burada çok iyi hizmet almaları. Başka ülkelerde doktorlar oturup hastayla konuşmuyor bile. Biz burada hastaya yaşadığı problemleri oturup izah ediyoruz. İkincisi, Avrupa ve Amerika'da kullanılan en iyi malzemeyi kullanmamıza karşın maliyetler çok düşük. Türkiye'de Avrupa'ya göre neredeyse yüzde 60 daha ucuz bir şekilde hizmet verilebiliyor. Ayrıca biz Türkiye'de yurtdışında yapılamayan zorlu operasyonları yapabiliyoruz. Bunun da ötesinde Avrupa'da yapılan hatalı uygulamaları düzeltebiliyoruz. Türkiye'ye ilk bizim getirdiğimiz, şu anda dünyada sayılı ülkelerde yapılan ve çene kemiği erimesini tedavi etmek için kullanılan box tekniğini kullanıyor olmamız da yabancıların gelmesinde etkili oluyor" diye konuştu.
HASTANELER NE KADAR GÜVENLİ?
Tanfer, "Şu süreçte bir sağlık sorunundan şikayetçi olanlar,hastaneye gitmek yerine evde beklemeyi ya da kendi geçici çözümlerini bulmayı tercih ediyor. Hastanelerde koronavirüs olması tehdidi, bu kişileri yaşadıkları diğer sağlık sorunundan daha çok korkutuyor. Ancak biz Pandemi hastanesi olmadığımız için hastalarımız bize güvenle gelebiliyorlar" dedi.