Cevad Prekazi Dönemin Büyük Yugoslavyasında, altı ayrı bölgeden milli takımlar, kendi aralarında karşılaşmalara çıkmaktaydılar. Cevad prekazi, o karşılaşmalarda Kosova formasıyla mücadele eder. Takip eden dönemde, göze hoş gelen futbolu ve yeteneği ile, Yugoslavya Milli Takımına seçilmiştir. 18 yaşını doldurduktan sonra, Partizan ile profesyonel sözleşme imzalamıştır. Yıllar boyunca Partizan forması giydikten sonra, Hajduk Splite transfer olmuştur. Galatasarayda yıllarca birlikte oynayacakları Simoviç ile, burada takım arkadaşı olmuştur.
Bir heves ile Amerikada top oynamaya giden Prekazi, yıllar sonra bu kararının yanlış olduğunu söylemiştir. Amerikadan döndüğü dönemde, Zoran Simoviç Prekazi yi arayıp Galatasarayda oynamak ister misin? sorusunu yöneltir. Cevad Prekazi, 28 yaşına gelmiş ve altı ay futbol oynamamış bir durumdayken, Galatasarayla el sıkışır. O dönem takımı çalıştıran Jupp Derwall; Cevad Prekaziye Ya sen olacaksın yabancı ya da başka yabancı almayacağız şeklinde konuşmuştur. Bu sözün üzerine, Prekazi sözleşmeye imza atmıştır.
1985 yılında Galatasaraya transferi gerçekleşen Prekazi, Galatasaray forması ile ilk maçına Samsunspor karşısında çıkmıştır. Ali Sami Yen Stadı tribünlerinden öylesine etkilenmiştir ki, henüz 18 yaşındayken Kızılyıldız Partizan derbisinde oynamış olmasına rağmen, İstanbuldaki atmosfer Ona her şeyi unutturmuştur.
İlk sezonunda Galatasarayla kupa kaldıramasa da, ikinci sezonunda şampiyon olan kadroda yer almıştır. 1986-1987 sezonunun son haftasında oynanan Eskişehirspor maçında Galatasaray kazanmıştır. Şampiyonluğu getiren gollerden birini, efsane oyuncu Cevad Prekazi atmıştır. Bir sonraki sezon olan 1987-1988 sezonunda da Galatasarayla şampiyonluk yaşayan Cevad Prekazi, Türkiyede oynadığı dönemler boyunca Derwall, Denizli ve Held ile çalışmıştır.
Cevad Prekazinin Galatasaray ve Türk futbolu açısından tarihe geçen bir golü de, 1989 yılında Monacoya attığı inanılmaz goldür. Maçın 51. Dakikasında, yaklaşık 40 metreden (37 38 metre civarı) attığı gol, Galatasaray tarihinin unutulmaz golleri arasında kendine ayrı bir yer bulmuştur.
1988-1989 sezonunda, Şampiyon Kulüpler Kupası'nda yarı finale çıkma başarısı gösteren Galatasaray'ın, en önemli oyuncularından biri olmuştur. Müthiş sol ayağı, frikik golleri, zarif asistleri ile bir döneme de damga vurmuştur. 1991 yılında ise, çok sevdiği kulübünden ayrılmıştır.
Cevad Prekazi, tam da futbolu bırakacak zannedilirken, İzmire gidip futbol hayatına devam etmiştir. Yarım sezon gibi kısa bir süre Altayda, takip eden yarım sezonda da Bakırköysporda formasını terletmiştir. Ancak günün birinde, antrenmanlara giderken zevk almadığını fark etmiş ve Türkiyede futbolu bırakma kararı almıştır. Belgrada dönmesinin ardından, tüm yaşananlara rağmen üçüncü ligde yaklaşık 1,5 sezon daha forma giymiştir. Ardından, futbol üzerine üniversiteye gitmiştir.
Günümüzde ise, OFK Belgrad takımının alt yapısı, kendisine emanet edilmiştir. Sade bir hayat tarzı, halka yakın duruşu, düzgün karakteri ve kişiliği ile, Belgradlılar tarafından oldukça benimsenen ve sevilen bir teknik direktördür.