ÇUKUROVA Üniversitesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Dr. Çağlar Özmen, ani duygu değişimlerinin yoğun bir şekilde yaşanması sonucu ortaya çıkan 'mutlu kalp ve kırık kalp sendromu' hastalıklarında artış yaşandığını, her iki hastalığın da belirtilerinin aynı olduğunu kaydederek, "Ani duygu değişimlerinden uzak durup, biraz daha soğukkanlı olmalıyız. Bazen ani mutluluklar bile kalbimize zarar verebilir" dedi. Dr. Özmen , "Aşırı stres, sıkıntı, üzüntü ya da tam tersi aşırı mutluluk, heyecan gibi duyguları aniden yaşamak insan kalbine zarar verebiliyor. Bu etkiler tıpkı kalp krizinde olduğu gibi kasılmaya, bozukluğa ve ani gelişen kalp yetersizliğine yol açabiliyor. Bu tip durumlarda kişi damar tıkanıklığı yaşamamasına rağmen tıkanıklığa bağlı kalp krizi geçirenlerin yaşadığı belirtilerin aynısını gösteriyor. Bu belirtileri gösteren hastalara sebep, aşırı mutluluktan ise 'mutlu kalp sendromu' üzüntü ya da korkudan ise 'kırık kalp sendromu' tanısı konuluyor" dedi. Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Dr. Çağlar Özmen, ilk olarak 1990 yılında kırık kalp sendromunun, 2016 yılında ise aşırı mutluluk ve heyecanın aynı etkiye neden olduğu tespit edilince mutlu kalp sendromunun tanımlandığını söyledi. Bu hastalıkların ciddiye alınması gerektiğini kaydeden Özmen, koronavirüs salgını sonrası kalp rahatsızlığı yaşayan insanların sayısında artış olduğunu belirtti. Özmen, "Genelde orta yaş ve üzeri kadınlarda görülüyor" diye konuştu. Daha önce kırık ya da mutlu kalp sendromlarını duymadığını söyleyen üniversite öğrencisi Fatoş Çengel ise duygularını uç noktada yaşayan bir insan olduğunu ve bu hastalıkların kendisini korkuttuğunu ifade etti.