Tarih 10 Eylül 1922… Ordularımız muzaffer… Gazi Mustafa Kemal İzmir'e gelmiş… Karşıyakalılar, Mustafa Kemal için İplikçizade Köşkü'nü hazırlamışlar. İşgal yıllarında Yunan Kralı Konstantin kaldığı köşk burası. Mustafa Kemal, her tarafı çiçeklerle bezenmiş bir otomobil ile köşke girer. Bir de ne görsün! Mermer merdivenlerde yere serilmiş kocaman bir Yunan bayrağı… Gazi bunun ne olduğunu sorar. İzmirliler, "Yunan Kralı bu eve girerken bu basamaklarda Türk bayrağını çiğnemişti, Paşam!" der. Gazi'nin kaşları çatılır şu sözleri söyler: "Hata etmiş!… Ben bu hatayı tekrar edemem. Bayrak bir milletin şerefidir, ne olursa olsun yerlere serilmez ve çiğnenmez, kaldırınız!" Bizim kültürümüzde bayrak namustur, şereftir... Hangi milletin bayrağı olursa olsun, can düşmanımızın dahi olsa bayrağa saygısızlık kabul edilemez. Yunan vekilin yaptığı karakterindeki şeref eksiliğinden başka bir şey değildir. Biz onu 80 milyon bakışlarımızla gömer, al bayrağımızı sonsuza kadar göklerde dalgalandırırız.
HAYATA VİRÜS BULAŞTI
Sınırlar kapanıyor, vizeler sınırlandırılıyor, uçak seferleri kaldırılıyor çünkü insanlar ölüyor. Çünkü bu ölümlerin dünya geneline yayılma riski var. Çin'de ortaya çıkan bu virüs hayatın her alanına bulaşıyor. Küresel ekonomiye de bulaşmış durumda. 30 Ocak günü Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal Enflasyon Raporunu açıklarken de tehlikeye vurgu yaptı. Uysal, jeopolitik riskler, kuraklık ve son günlerde Çin'de baş gösteren salgın hastalığa ilişkin artan endişelerin küresel büyüme üzerinde aşağı yönlü risk yarattığını ifade etti. Para politikamız belirlenirken korona göz önünde bulunduruluyor. Demek ki gerçekten endişe duyulması gereken bir durum. İş insanları olarak da bu durum için tedbirler almak durumundayız. Kısa dönem planlarımızı gözden geçirmeliyiz. Zira bu durum para piyasalarını da , turizmi de, dış ticareti de etkilemekte.