Akdeniz Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği Başkanı Bülent Aymen, baklagiller familyasından olup Akdeniz iklimin hüküm sürdüğü yerlerde doğal yollarla yetişen ve baklaları yenen, herdem yeşil çalı ya da ağaç formunda olan keçiboynuzunun Akdeniz bölgesi için petrol gibi olduğunu, mutlaka ekonomiye kazandırılması gerektiğini belirtti. Aymen, orman tali ürünleri arasında yer alan baklagiller familyasından keçiboynuzunun Akdeniz ikliminin hakim olduğu topraklarda yetişen bir bitki olduğunu kaydetti.
ÜRETİMİMİZ YETERSİZ
Türkiye'de keçiboynuzunun oldukça geniş bir alanda yetişebildiğini anlatan Aymen, bitkinin bölgedeki yayılımının tamamen doğal yollarla olduğunun altını çizdi. Dünyada yılda ortalama 315 bin ton keçiboynuzu üretimi yapıldığına değinen Aymen, ilk sırada İspanya'nın geldiğini vurguladı. Türkiye'nin keçiboynuzu üretiminde İspanya, İtalya, Portekiz, Fas, Yunanistan ve Kıbrıs'ın ardından geldiğine dikkati çeken Aymen, Türkiye'de yıllık 15 bin tonun üzerinde keçiboynuzu üretildiğini, bu üretimin yaklaşık bir buçuk tonun da ham halde dış ülkelere ihraç edildiğini belirtti. Aymen, iklim koşullarının oldukça verimli olmasına rağmen bu üretimin yetersiz olduğunu söyledi.
KULLANIM ALANI GENİŞ
Keçiboynuzunun tohumundan posasına çok farklı alanlarda kullanılabildiğini, aktaran Aymen, "Meyvesini alırsınız, tohumundan zamk üretilir. İşlenerek pekmez yapılır. İlaç kapsülleri, reçel, marmelat, jöle üretiminde, kağıt endüstrisinde yapıştırıcı, dondurmada kıvam artırıcı olarak kullanılır. Posasından hayvan yemi ve gübrede yararlanırsınız" dedi. Aymen, ormanlara dikilecek keçiboynuzu fidanlarının yöre çiftçisine ekonomik katkı sağlayacağının altını çizdi.
EKONOMİYE KAZANDIRILMALI
Bülent Aymen şöyle konuştu: "Keçiboynuzu Akdeniz bölgesi için petrol gibidir. Mutlaka ekonomiye kazandırılmalıdır. Şuanda Türkiye'de birkaç ihracatçı var. Topluyor, işliyor, ihraç ediyor. Ama keçiboynuzunun daha yoğun bir şekilde koruma altına alınıp, alım garantisiyle toptan ihracatçı satılması lazım. Türkiye'de bu konuda yapılacak çalışmalarla yıllık 15 bin ton olan toplam üretim miktarı 400-500 bin tona çıkabilir. Buna paralel olarak ürünün ihracatı da artar. Ayrıca bu bitki gübreleme, ilaç ve su istemez. Yani bakım masrafı da yok"