Ankara'nın en önemli doğal alanlarından Mogan Gölü, kuraklık tehdidi altında. Gölün birçok noktasında su tamamen çekilirken yüzeye çıkan çamur ve atıklar çevre kirliliğini gözler önüne serdi. Göldeki balık ölümleri ve kötü kokular sinekler Gölbaşı'nı etkisi altına alırken Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin hareketsizliği eleştirilerin hedefi oldu.
ASKİ verilerine göre Ankara'daki barajların doluluk oranı yüzde 17'ye kadar gerilerken, Mogan Gölü'nde yaşanan bu dramatik çekilme, ekolojik çöküşün habercisi olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, gölün tamamen kuruması hâlinde bölgenin geri dönüşü olmayan bir çevre felaketiyle karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulunuyor.
"GÖL ÇEVRESİ BATAKLIĞA DÖNDÜ"
Yüzeyde biriken balçık, atık ve ölü balıklar nedeniyle gölün çevresi yaşanmaz hâle geldi. Gölbaşı sakinleri, kötü koku nedeniyle artık sahilde yürüyüş yapamadıklarını, sinek istilasıyla da baş edemediklerini belirtiyor. Özellikle göl tabanında oluşan derin çatlaklar, tehlikenin boyutunu gözler önüne seriyor.
AK PARTİ DÖNEMİNDE MOGAN'A 18 MİLYON METREKÜP CAN SUYU VERİLMİŞTİ
AK Parti döneminde, Mogan Gölü'nün kuraklıktan etkilenmesini önlemek amacıyla Kızılırmak Nehri'nden göle su takviyesi yapılmıştı. 2008 yılında tamamlanan ve Kesikköprü-İvedik Arıtma Tesisleri üzerinden Mogan'a ulaşan hat aracılığıyla günlük 25-50 bin metreküp olmak üzere toplam 18 milyon metreküp su göle aktarılmış, böylece göl seviyesi kontrol altına alınmıştı. Bu sistem sayesinde yalnızca Mogan değil, Eymir Gölü de desteklenmişti.
AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ YALÇIN: "YAVAŞ YÖNETİMİ MOGAN'I KADERİNE TERK ETTİ"
AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Nihat Yalçın, yaşanan krize ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yalçın, özellikle 2025 yılında yaşanan kuraklığa rağmen ABB'nin herhangi bir hazırlık yapmadığını belirterek şu ifadeleri kullandı: "Özellikle son yıllarda ve 2025 yılı itibarıyla mevsimlerin kurak geçmesiyle Ankara'da barajlarda, göllerde, göletlerde ciddi su sıkıntısı baş göstermiştir.
Ancak Ankara Büyükşehir Belediyesi bugüne kadar bu konuda hiçbir çözüm üretmemiştir. Barajlara ne göletlere bir damla yeni su getirilmemiştir. Göllerdeki kuruma, balçıklaşma, sinek istilası gibi sorunlara yönelik de herhangi bir eylem planı yoktur. Ne temizlik yapılıyor, ne su takviyesi düşünülüyor. Bu tam anlamıyla bir beceriksizlik örneğidir."
Yalçın, 2014 yılında yaşanan benzer bir kuraklık dönemini hatırlatarak dönemin AK Parti yönetiminin Kızılırmak hattından Mogan Gölü'ne can suyu verdiğini ve bu sayede gölün tamamen kurumasının önüne geçildiğini söyledi. Yalçın, "İş yapmak isteyen, çözüm üretir. 2014 yılında aynı sorunu biz de yaşadık. Ama Kızılırmak'tan su takviyesiyle hem Ankara'nın içme suyu ihtiyacını karşıladık hem de Mogan Gölü'nü besledik. Bataklığa dönüşmesini engelledik. Bugün aynı hat hâlâ hazır. Ama bu yönetim harekete geçmiyor. Bahane üretmekten başka bir şey yapmıyor." diye konuştu.
Nihat Yalçın, Yavaş yönetiminin kuraklığı sadece "doğal bir afet" gibi gördüğünü, belediye olarak çözüm sorumluluğundan kaçtığını da şu sözlerle eleştirdi: "Sadece 'Allah'a dua ediyoruz, yağmur yağmazsa elimizden bir şey gelmez.' anlayışıyla belediye yönetilmez. Bizim görevimiz dua etmek değil, çözüm üretmektir. Şehir yönetimi ciddiyet ister.
"YAVAŞ, ANKARA'YI UNUTTU; CHP'NİN SÖZCÜLÜĞÜNE SOYUNDU"
Yalçın açıklamasının sonunda Mansur Yavaş'a doğrudan çağrıda bulunarak şöyle konuştu: "Mogan Gölü Ankara'nın değeridir. Kurumasına seyirci kalmayın. İzlemekle yetinmeyin, çözüm üretin. CHP'deki usulsüzlüklerin, Silivri'nin, Saraçhane'nin değil; Ankara'nın belediye başkanısınız. Artık yönünüzü Ankara'ya çevirin. Bu halk sizden bahane değil, hizmet bekliyor."