TORUNU OLMAKTAN MUTLUYUM
Mehmet Akif'in torunu olmaktan çok mutluyum. Her hatırladığımda kalbim yerinden hopluyor. Benim için kelimelerle anlatılmaz bir lütuftur. Dedemin zor bir hayatı oldu. Savaşlar içinde doğdu. Milli Mücadele yıllarında Mustafa Kemal Paşa tarafından Ankara'ya çağrılır. Balıkesir'den başlar vaazlarına ve insanları Milli Mücadele'ye katılmak için teşvik eder. Milli Mücadele yıllarında çok çalışmış ve bir dakika durmamıştır.
YARIŞMAYA 724 ŞİİR KATILDI
Ülkelerin kendi marşlarını yazmaya başladığı dönemde bizim bir marşımız yoktu. Sultan marşları çalınıyordu ama aynı etkiyi yapmıyordu. Bir yarışma tertiplenir ve 500 lira ödül konur. O zaman için çok büyük bir paradır. 724 şiir gelir jürinin önüne. Hiçbiri o coşkuyu yaratmamış. 6 şiir biraz öne çıkmış. Mehmet Akif ise 'Milletimin istiklal marşı olacak bir şiiri para için yazmam' diyerek yarışmaya katılmak istemez. Mehmet Akif'i ikna için çok uğraşılır. Para hususunu halletmek için Hamdullah Suphi tarafından söz verilir ve Mehmet Akif bir şiir yazmayı kabul eder.
48 SAATTE YAZDI
Dedemin ruhunda olan duygular coşmuştur. 48 saatte İstiklal Marşı gibi bir eser ortaya çıkar. İlk kez şubatta okunur ve 12 Mart 1921'de Mustafa Kemal Paşa'nın reislik yaptığı Meclis'te 3 kez okunur. Son okumayı Hamdullah Suphi yapar ve herkes ayakta dinler. Mustafa Kemal çok beğenir ve "Bu şiir bizim ruhumuzu anlatır" der. İnanılmaz bir coşku vardır. Alkışlardan ve tebriklerden çok mahcup olan dedem, Meclis salonunun dışına çıkar. Mehmet Akif'i kutlarlar "Artık senin şiirin İstiklal Marşı'mız oldu" derler. O da "Ben iyi yazdım mı bilmiyorum ama Hamdullah Suphi çok güzel okudu" der.
DAR'ÜL MESAI'YE BAĞIŞLADI
Ama hep kaçındığı para ödülü yine karşısına çıkar. Yetkili belgeyi ve parayı kendisine uzatır. Parayı ısrarla kabul etmeyeceğini söylese de yetkili bu parayı vermekle yükümlü olduğu konusunda ısrar eder. Mecburen alır şehit yakınlarına meslek öğreten bir cemiyet olan Dar'ül Mesai'ye bağışlar. Tek kuruşuna dokunmaz ve tek bir şartı vardır. Hakimiyet-i Milliye Gazetesi'nde bu ödülü bağışladığıma dair bir yazı çıksın.
GÖNLÜ KIRILIR VE MISIR'A GİDER
Birinci Meclis dağıldıktan sonra birçok olaylar olur. Dedem, bazılarının ismini kullandığını işitir. Kimseden korkusu yoktur. Yaşadıklarından dolayı belki de gönlü kırılmıştı. Mehmet Akif kendisi yüzünden başkalarının da başının derde girmemesi için Mısır'a gider. Aynı zamanda birçok mesleği vardır ama parası yoktur ve ailesini geçindirmek zorundadır. Abbas Halim Paşa'nın davetiyle dönmemek üzere Mısır'a gider.
HAZIRLADIĞI KURAN MEALİ YAKILDI
Kendisine verilen Kuran meali görevini yerine getirir. Fevkalade güzel olur, beğenilir. Mehmet Akif'in endişeleri vardır. O dönemde her şey Türkçe okunmaya başlanmıştır. Benim mealimle mi okunacak diye endişe eder. Ya bir yerde yanlış yaptıysam Allah'ın huzuruna nasıl çıkacağım der. Kuran mealini teslim etmez ve aldığı ücreti iade eder. Vasiyeti vardır. "Dönersem üzerinden geçeriz, dönemezsem yakın" der. Abbasiye semtinde İsmail Hakkı Şengüler'in kaldığı evin balkonunda vasiyeti yerine getirilerek Kuran meali çalışması yakılır.
MISIR APARTMANI'NDA VEFAT ETTİ
1936 yılında İstanbul'da Mısır Apartmanı'na yerleşir. Memleketinde ölmek ister. Sağlık sorunları çok ilerlemiştir. Siroz hastasıdır ve insanı perişan eden bir hastalıktır. Ama onun gözlerindeki ateş hep duruyormuş. Odası hiç boş kalmaz. Kadim dostları ve öğrenciler Mısır Apartmanı'ndaki daireyi hiç boş bırakmaz. Gençleri çok sevmiş. Başına bir de hemşire koymuşlar. Ömer Rıza eniştem, annem ve teyzelerim sürekli gelir giderlermiş. Çok mutlu oluyormuş gelenlerden ve nihayet yurdumdayım diyormuş. 27 Aralık'ta vefat eder.
İSTİKLAL MARŞI'NI DEĞİŞTİRMEK İSTEDİLER, MUSTAFA KEMAL ENGELLEDİ
İstiklal Marşı'nı içine sindiremeyenler, o derin anlamı kavrayamayanlar geçmişte de vardı, bugün de olacaktır. Mehmet Akif'in ölümünden önce iki defa, ölümünden sonra da bir defa olmak üzere İstiklal Marşı'nın değiştirilmesi için girişimde bulunulur hatta yarışmalar bile organize edilmeye çalışılır. Mustafa Kemal Paşa iki girişimi engeller. Üçüncü defa bir yarışma açılır, Mustafa Kemal Paşa o günlerde Hatay sorunu nedeniyle İstanbul dışındadır. Yarışma açılır ama başarılı olamazlar. O şiirleri bulduk çıkardık. Konuşmak istemeyeceğim kötü şeyler yaşanır. Ama Allah razı gelmiyor ve İstiklal Marşı günümüze kadar harfine dokunulamadan yaşayarak geliyor.
MISIR APARTMANI İÇİN BAŞKAN ERDOĞAN'A TEŞEKKÜR EDERİM
12 Mart'ta Mısır Apartmanı'nın müze olarak açılacağını yakında öğrendim. Başta Cumhurbaşkanı'mız olmak üzere sebep olan herkese teşekkür ederim. Cumhurbaşkanı'mız bana iki yıl önce müjdeyi vermişti. Orası müze olacak demişti. Mustafa Kemal'i de dedemi de çok erken kaybettik. Daha uzun yaşasalardı çok daha güzel hizmetleri olabilirdi. Hâlâ istiklal mücadelesi veriyoruz. Gençler vatanına sahip çıkmalı. Dedem ve arkadaşları ne aile, ne çocuklarını gördü. Bu vatanları için can verdi. Safahat'ı iyi okusunlar. Geçmişi unutmadan geleceğe baksınlar ve çok çalışsınlar. Düşmanlarımızın gözü üstümüzde daima tetikte olalım. Yükselelim ki kimse bize yan gözle bakamasın.