Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş Cuma Hutbesinde, eşcinsellik ve zinanın Kur'an-ı Kerim'de lanetlendiğini ifade etti. Erbaş, "İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüz binlerce insan gayri meşru ve nikahsız hayatın islamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu Hiv virüsüne maruz kalıyor" ifadelerini kullandı. Ankara Barosu, İslamın emirlerini aktaran Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ı skandal sözlerle hedef aldı. Baro hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti, soruşturma başlattı. Siyasilerden, sendikalardan ve halktan Ankara Barosu ve LGBTİ savunucularına tepki yağdı, Erbaş'a destek çığ gibi büyüdü. Son açıklama AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş'tan geldi. Kurtulmuş, "Savunma mesleğine asla yakışmayacak tarzda bazı barolar tarafından, dini inancından dolayı bir kişinin hedef haline getirilmesi hukuk adına bir cinayettir." dedi.
NUMAN KURTULMUŞ'TAN ÇOK SERT SÖZLER
Sosyal medya platformu Twitter'daki resmi hesabından açıklamalarda bulunan AK Parti Grup Başkanvekili Numan Kurtulmuş şu ifadeleri kullandı:
Kur'an-ı Kerim dinimizin Kitabıdır ve onun mukaddes öğretisinde muhatap insandır. Yaratıcımızın nazarında insan "eşref-i mahlukat" tır.
Allah Teala'nın "ahsen-i takvim" üzere yarattığı insana dair görüşlerin, dinin temel anlayışı çerçevesinde ifade edilmesinden rahatsızlık duyanların, Prof. Dr. Ali Erbaş'a yönelik saldırılarını hadsizlik olarak görüyor ve kınıyoruz.
Savunma mesleğine asla yakışmayacak tarzda bazı barolar tarafından, dini inancından dolayı bir kişinin hedef haline getirilmesi hukuk adına bir cinayettir.
Kaldı ki Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, dini konularda temsil yetkisine sahiptir. Üslupsuz ve özensiz bir tavırla dini inanç üzerinden yapılan bu tezvirat hiç bir şekilde kabul edilemez.
İslam'ın hükümlerinden rahatsız oldular | Video
AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÖMER ÇELİK'TEN DE SERT TEPKİ GELMİŞTİ
AK Parti Sözcüsü Çelik Twitter'dan yaptığı açıklamada, "İslami değerleri dile getirdiği için Diyanet İşleri Başkanımız Sn Ali Erbaş hakkında, Ankara Barosu'nun yaptığı faşist açıklama tam bir terbiyesizliktir. Faşizmin en küstah ve terbiyesiz hallerinden birinin bir baro adına yapılan açıklamada görülmesi ibretliktir." ifadelerine yer verdi.
Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları;
İnsanların inandıkları değer sistemine göre konuşması en doğal haktır. Anormal olan bunun tersini talep etmektir. Ankara Barosu'ndan kafasını uzatan faşist zihniyet, Sn. Ali Erbaş'ı en temel haktan mahrum etmeye çalışan küstahça bir saldırganlık sergilemektedir.
Ali Erbaş hocamıza "sesi çağlar öncesinden gelen bu şahıs"diye hitap ederek güya değerlerin zamana bağlı olarak kıymet sahibi olacağına inanan bir kafa her şey olur ama hukukçu olmaz.Zamanın geçmesine bağlı olarak insan haklarının ve hukukun itibarsız olacağını düşünen bir kafa bu
Asıl mesele bu baronun geçmişinin ve bugünün hukukun prensipleriyle ve demokratik değerlerle ne kadar uyuştuğudur. Her türlü vesayeti, hukuku ve demokratik değerleri ayaklar altına alırcasına destekleyen bir yapıdır bu.
Ankara Barosu adına bu açıklamayı kaleme alanlar, baro mensubu hukuk insanlarını ve hukuk değerlerini aşağılamaktadır. Bir baronun sahip olması gereken değerlerle konuşmayanlar, başkalarına nasıl konuşacaklarını dayatmaktadırlar.
Sn Ali Erbaş'tan bahsederken "anılan şahsın içinde bulunduğu takvim yılında yaşamasına rağmen bundan sekiz-dokuz nesil önceki büyükleriyle aynı" düşünmesi gibi eleştiri kılıfına sokulmuş terbiyesizlikler sıralamışlar.
Bir baro açıklamasının bu kadar düşük bir anlayışla yapılması tarihe geçecektir. Aydınlanma'dan nasibini almamış sözde bir "Aydınlanmış despotizm" adına faşizmin en bilinen yargılarını sıralamış Ankara Barosu.
Dini değerleri savunanları en azılı Stalinist yöntemlerle suçlayanların Türkiye'ye çektirdiği acılar biliniyor. Bundan hiç ders almayan bir hukuk kurumu olamaz. Olsa olsa aynı faşizmi savunma konusunda kararlı bir zihniyettir karşımızdaki."