Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'nın (SETA) uluslararası basın kuruluşlarının Türkiye'ye yönelik algı operasyonlarını ortaya koyan raporu, hem muhataplarını hem de Türkiye'de basında tek sesliliği savunanları rahatsız etti. Rapordan rahatsız olan çevreler 'fişleme' yalanına sarıldı. Raporda çalışmalarına yer verilen kurumlar iddiaları reddetti. Alman Deutsche Welle'in "Rapor kabul edilemez" açıklamasının ardından BBC de, "BBC, SETA'nın raporundaki tüm suçlamaları reddetmektedir. Gazetecilerin 'fişlenmeleri' kesinlikle kabul edilemez" paylaşımında bulundu.
SETA'dan çarpıcı uluslararası medya raporu!
Türkiye'de basın özgürlüğüne ket vurmaya çalışanlar da rapora tepki gösterdi. CHP Genel Sekreterliği döneminde seçim sürecinde skandal ifadelere imza atan CHP'li vekil Gürsel Tekin raporu eleştirdi. Seçimi kazandıktan sonra "8-9 Haziran'da ilk işimiz bu kirli gazetelerin tamamına el koymak olacaktır. Sadece el mi koyacağız, buna bulaşmış bütün iş adamlarından hesabını soracağız" sözleriyle medyayı tehdit eden Tekin, raporla ilgili "Basın özgürlüğünü kısıtlayıcı, otosansür mekanizmasını zorlayan anti demokratik bir adım" ifadelerini kullandı. Bu sözler, "Basın özgürlüğü şimdi aklınıza geldi?" dedirtti. Özellikle Turkuvaz Medya'ya karşı yapılan hedef göstermeleri ve saldırıları görmezden gelen Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) da raporla ilgili suç duyurusunda bulundu.
