İŞTE HİLAL KAPLAN'IN ÇOK SES GETİREN YAZISINDAN BAŞLIKLAR
Sınırındaki DEAŞ belasına müdahale edersen, kendim girerken aklıma hiç gelmeyen Suriye'nin egemenlik haklarından bahsederim. Burnunun dibinde YPG'yi eğitip donatır, düzenliorduya çeviririm. Askerlerime bile onların armasından taktırırım. Gıkını çıkarmayacaksın. İncirlik'i açık tutmaya devam edeceksin ki YPG'ye istediğim gibi hava koruması vereyim. Ama öte yandan Türkiye'nin DEAŞ'ı desteklediği propagandasını da alttan alta yayarım. Köpeklerim de propaganda yapmakta çok marifetlidir zaten. "YPG'ye silah vermeyeceğiz" diyen turuncu kafalıyı da çok takma, Amerika'yı kararları seçilenlerin aldığı bir demokrasi mi sanmıştın?
Fetullah'ı vermem. Aramızdaki iade anlaşmasının 8. maddesine göre en azından gözaltına almam lazım ama anlaşmalara uymak zorunda olduğumu nerden çıkardın? Sen önce olağanüstü hali kaldır, terör sevicileri serbest bırak bakalım. Ayrıca kendi vatandaşın olsa dahi, eğer bana çalışıyorsa kimseyi tutuklayamazsın. Gözaltına almayı düşündüğün an da bana haber vereceksin.
ABD'nin şimdiye dek bizimle kurduğu diyalog böyle. Bu zorbalığı meşru bulan, tanıyan, ona boyun eğen ve onu yayanlar şerefsizdir, satılmıştır, soysuz köpektir. Havlayın şimdi!
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN