"ASKERİN BASKISI HER DÖNEM VARDI"
Mesut Yılmaz'ın askerlerden baskı görmediği yönündeki ifadelerinin yalan olduğunu söyleyen Eyüp Aşık, "28 Şubat döneminde de ondan evvelki dönemlerde de askerin baskısı 28 Mayıs'tan beri parlamentonun üzerinde, hükümetlerin üzerinde hissediliyordu. Bırak 28 Şubat'ı 2005'de, 2007'de de bu baskı hissediliyordu. Askerin, 'Ben senden üstünüm, ben senden otoriteyim, ben sana tabi değilim' manasına gelen hareketleri her dönemde vardı. Bunları aşmak da kolay olmadı" dedi.
MESUT YILMAZ VE PARTİSİNİN AŞIRI ACIKLI HİKÂYESİ
"ÇEVİK BİR BANA AĞIR SİTEMLER ETTİ"
28 Şubat'ın hemen ardından Mesut Yılmaz'ın başbakanlığında kurulan 55. Hükümet'in Devlet Bakanı olan Eyüp Aşık, dönemin kudretli komutanı Genelkurmay 2. Başkanı Orgenaral Çevik Bir'le yaşadığı önemli bir olayı gündeme getirdi. Aşık, 28 Şubat'tan sonra Kıbrıs'ta tören sırasında bir albayın vurulması üzerine hükümet adına Genelkurmay'a giderek Çevik Bir'le yaptığı konuşmayı şu ifadelerle anlattı: "Ben o dönem hükümet adına Genelkurmay'a başsağlığına hem de perde arkasını öğrenmek için gitmiştim. Çevik Bir orada bana ağır sitemler etti."
MESUT YILMAZ'A SERT TEPKİ: KENDİ MEZARINI KAZDI
"ÇİLLER VE ERBAKAN'I HAPSE ATIN"
Genelkurmay'da Çevik Bir'in kendisiyle yaptığı görüşmenin detayını gazetemizle paylaşan Eyüp Aşık, "Çevik Bir'in siteminin konusu 'Tansu Hanım'la Erbakan'ı niye hapse atmıyorsunuz?' Konuyu öyle açtı Çevik Bir. O zaman benim gittiğimde hükümetimizin 3. ayı idi. Bana Çevik Bir, 'Ne yapıyorsunuz?' dedi. Ben de kendisine, 'Paşam, çok iyi çalışıyoruz, işler gayet güzel. Şunu yapıyoruz, bunu yapıyoruz' dedim. Çevir Bir, 'Ya ben onları sormuyorum, Erbakan'la, Tansu Hanım'la ilgili hiçbir şey yapmıyor musunuz?' dedi. Ben de, 'Biz onlarla ilgili yapacağımızı yaptık, iktidarı aldık onlardan. Onları düşürdük yerine biz geçtik, siyasette yapılacak olan budur' dedim. Çevik Bir, 'Yani bunları (Tansu Çiller ve Necmettin Erbakan) hapse atmayacak mısınız?' Tabir aynen böyle. Ben kendisine, 'Ne diyorsunuz? Bizim öyle bir yetkimiz mi var? Bizim öyle bir ne niyetimiz var, ne de yetkimiz var. Hükümetler hapse adam göndermez' dedim. Çevik Bir bu sözlerim üzerine bozuldu" dedi.
"ARŞİVLERİ KARIŞTIRIP DOSYA BULUN"
Çevik Bir'le yaptığı skandal konuşma sırasında ki duygularını da ifade eden Aşık, "Ben o an hissettim ki, 'Çevik Bir, tüh be biz de size güvendik, siz de bizi hayal kırıklığına uğrattınız' gibi bir tavır takındı. Çevik Bir, 'Bunların Türkiye'ye getirdiği tehlikenin, uçurumun farkında değilsiniz, İran'ı görmüyorsunuz. Bulunduğunuz yerin mesuliyetini hissetmiyorsunuz. Arşivleri karıştırıp, birkaç dosya bulup bunları Yüce Divan'a göndermeniz lazım, sizden beklenen budur' gibi şeyler söyledi bana" açıklamasında bulundu.
"ASKERLER MÜDAHALE EDECEKTİ"
O dönemde askerin fiilen darbe yapacağını hatta Gölcük'te askerin bu yönde toplantı yaptığına dair duyumlarının olduğunu belirten Aşık, "Bize gelen bilgilere göre asker hükümete doğrudan müdahale edecekti. Hatta Gölcük'te bir toplantıları olmuştu. Demirel onlara (askerlere) 'Biraz sabredin ben bu işi kendim çözeceğim, siz müdahale etmeyin' dediğini biliyoruz. Bizdeki kanaat oydu ve hâlâ da bendeki kanaat budur" ifadelerini kullandı.
MESUT YILMAZ DARBECİLERİ SAVUNDU
"BANA KOMPLO KURULDU"
Çevik Bir'le yaptığı görüşmeden bir süre sonra MİT'te bulunun bir kişinin kendisine karşı komplo kurduğunu ve bu komployu yalnız başına yapmasının mümkün olamayacağına dikkat çeken Eyüp Aşık, "Derin devletin bizzat bana darbesi oldu. 'Alaattin Çakıcı ile konuştu' diye kıyametler koptu. Ben bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa ederek Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılanmamı istedim, yargılandım ve beraat ettim. Sonra bana bunu kimin yaptığını aradım buldum. Ama o hareket şahsıma karşı değildi, hükümete karşıydı. Ben istifa ederek sonuç alamayınca Mesut Yılmaz'a benzer bir kaset geldi ve hükümeti düşürdü. 28 Şubat, Refahyol'u düşürdü. ANAP'tan memnun muydu? Bize ondan sonra iki tane daha komplo düzenlendi ve bizim hükümet de düşürüldü" dedi.
"KEŞKE ERBAKAN'I KABUL ETSEYDİK"
28 Şubat sürecinde yaşananlar sebebiyle "Keşke yapmasaydık dediğiniz bir konu var mı?" şeklindeki sorumuza Eyüp Aşık, şu cevabı verdi: "28 Şubat olayı olunca Erbakan, partileri dolaştı. Bize de geldi ve ben görüşmede vardım. Erbakan, Mesut Yılmaz'a 'Bu rejim meselesidir, siyasi mesele değildir. Bunu gel aşalım. Ben geleyim Meclis'te güvenoyu isteyeyim sende bize güvenoyu ver. Askerler tarafından müdahale edilmesine karşılık siz eğer böyle bir güvenoyu verirseniz bu demokrasi çok büyük bir engeli aşmış olur, ben sana bunu öderim. Bunu benim için, iktidarım için değil rejim için yap' teklifinde bulundu. Biz biraz birbirimize baktık Mesut Bey, 'Geç oldu, bu saatten sonra bu işi yapamam' dedi. Yani şartların zorlaştığını anlatmaya çalıştı. O zamandan sonra kafamda Erbakan'ın teklifini keşke kabul etseydik diye düşündüm. Biz destek verip güvenoyu verseydik askerler karışmazdı."
Kaynak: Yeni Akit Gazetesi