Kişisel gelişeceğiz diye neler yapmadık ki... Metal çubuk döndürüp çakralarımın tıkalı olduğuna inandıran kadın mı istersiniz, tepemde adaçayı yakıp arınacağımı söyleyeni mi, 'Selülitlerimi seviyorum' dersem selülitlerimin geçeceğini iddia edeni mi, nefes yaptırıyor sandığım kadının herkesi dolandırmasını mı, gözlerimi kapattırıp uyutturan, gözümü açınca elinde cep telefonuyla Instagram'da dolandığını fark ettiğim abiyi mi...
Neler neler...
Bugüne kadar okuduğum kişisel gelişim kitaplarının sayısını unuttum ama 'Alın okuyun' diyebileceğim 10'u geçmez. Trend trenine binen, kolay yoldan para kazanmak isteyen, insanların zayıflıklarıyla oynayıp köşeyi dönen öyle çok tip var ki...
Ben de diyorum ki, karşınıza bir kişisel gelişimci çıkınca önce şunları yapın:
Sakin olun ve o kişinin hayatını didikleyin. Bakın bakalım size önerdiği gibi mi yaşıyor.
Sinirlenmesine sebep olacak birkaç soru sorun, bakalım çabucak sinirleniyor mu.
Başka kişisel gelişimcilerden dem vurun, bakalım kıskançlıktan çatlayıp diğerlerini kötülüyor mu.
Para ile ilişkisini gözlemleyin. 'Benden paket alman lazım, paket başı 2 bin TL' gibi durumları var mı?
Her derdinize verdiği cevaplar 'içine sor', 'anda kal' ve 'zamanı gelince anlarsın' kıvamında mı?
Çevresinde kimler var? Ailesi, eşi, sağlıklı ilişkileri var mı? Bakalım terzi kendi söküğünü dikebilmiş mi.
Entelektüel birikimi ne? Üç-dört kitap okuyup internette sörf yapıp bulduğu bilgileri kendi fikriymiş gibi mi satıyor? Bakalım adamın altı dolu mu, altı!
Biraz gözlemci olun, bakın bakalım kibirli mi, 'ben oldum, tamamım' kafasında mı... Öyleyse aynen vınnn!