Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FUNDA KARAYEL

Amerika dönüşü nasıl karantinaya alındım

New York genelinde 4 bin 152 koronavirüs (COVID-19) vakası ve 27 ölüm tespit edildi. Amerikan halkı müthiş bilinçli ama inanılmaz bir gerginlikle bir günde korku filmine döndü sokaklar. Herkes birbirinin elindeki vitamine saldırır hale geldi, tuhaf maskeli insanlar, yanına bir metreden fazla yaklaşanı ihbar etmeler... İşler çığırından çıktı çıkıyor. Tüm bunlar olurken benim ülkeme dönmeme daha çok var. Sosyal medyaya bakıyorum, inanılmaz bilgi kirliliği var ve sürekli felaket haberleri okumak bünyeme hiç iyi gelmiyor.

TAAHHÜTNAME İMZALADIM
Bir an önce ülkeme dönmeliyim telaşıyla başlıyor serüvenim. Uçuşumu erkene almak için Türk Hava Yolları'nı arıyorum, hatları inanılmaz yoğun ve bir türlü kimseye ulaşamıyorum; o esnada küçük bir sinir krizi başlıyor haliyle. Allah'ım beni buradan alın ne olur, biri telefonumu açsın yalvarırım. Tam bu haldeyken sınanıyorum sanki ya da 'Sen misin böyle zamanda New York'ta olan' der gibi tüm felaket tellallarının telefonuna cevap veriyorum: "Alo, şu an hiç iyi değilim, ülkeme dönmeye çalışıyorum ama dönemiyorum." Onlar da şöyle devam ediyor: "Sen daha orada mısın? Orada kaldın geçmiş olsun, yurtlarda kalacaksın dönünce ama gelirken benim vitaminleri unutma. Büyük boy protein tozu isteyecektim senden Funda'cım ama korona olmuşsundur şimdi, dezenfekte edip getir olur mu?" Salgın sırasında esas büyük zehir bu arayanlar galiba.



Yurt dışından gelen herkese, havaalanında 14 gün kuralına uyulması konusunda Sağlık Bakanlığı'nca taahhütname imzalatılıyor: 'Evde izleme ilişkin olarak belirtilen talimatlara uyacağımı taahhüt ederim. Talimatlara aykırı hareket etmem durumunda 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu'nun 284. maddesinde yer alan '66 ve 67. maddelerde zikredildiği üzere sari hastalıklar hakkında tetkikatta bulunmaya salahiyettar memurlara muhalefet eden kimseler TCK'nın 195. maddesi mucibince cezalandırılır' hükmü ve TCK'nın 'Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma' başlıklı 195. maddesinde yer alan 'Bulaşıcı hastalıklardan birine yakalanmış veya bu hastalıklardan ölmüş kimsenin bulunduğu yerin karantina altına alınmasına dair alınan tedbirlere uymayan kişi, 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır' hükümleri kapsamında, hakkımda Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulacağı hususunda tarafıma bilgilendirme yapılmıştır.'

HER GÜN ARIYORLAR
Tüm bu okuduklarınıza imzamı atıyorum. Havaalanında gerekli kontroller yapıldıktan sonra evime gidiyorum, yurda değil. Emin olabilirsiniz ki termal kameralar şüphelendikleri herkesi anında alıyor. Şimdi vakit toplum ve sevdiklerimiz için evde kalma vakti. Ülkede müthiş bir önlem ve sistem var, karantina sürecinde Aile Sağlık Merkezi'nden arıyorlar, "İyi misiniz, kendinizi nasıl hissediyorsunuz?" diye sorup takip ediyorlar. Ülkemin bu hassasiyetinden dolayı bir kez daha gurur duyuyorum.

TÜRKİYE'DE MAKARNA AMERİKA'DA SİLAH...
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca büyük bir özveri ve başarıyla yönetiyor krizi. Her gün saat kaçta açıklama yapacaksa asla kaçırmıyorum. Diğer yandan okumak için bekleyen onlarca kitap, izlenecek bir sürü dizi var, bahaneyle yemek yapmayı da öğrenirim belki. Eğer siz de yurt dışından geldiyseniz, mutlaka 14 gün sosyal izolasyonunu toplum ve sevdikleriniz için uygulayın. Bu arada evden çalışmak da çok güzelmiş.
Şu günlerde Türkiye'de en çok satılan şey kolonya, makarna, Amerika'da ise tuvalet kağıdı ve silah. Los Angeles Times gazetesinin haberine göre; California, Washington ve New York başta olmak üzere özellikle virüsten en çok etkilenen eyalet ve bölgelerde silah ve cephane satışlarında hızlı bir artış görülüyor. Türkiye'yi anladım ama bu Amerikalıların virüse karşı önlem anlayışını gerçekten anlamak mümkün değil.



İÇİNİZ RAHAT OLSUN UÇAKLAR TEMİZ!

Krizin en ağır yüklerinden birini Türk Hava Yolları taşıyor. Bütün ekipler olağanüstü iş başarıyor; başka ülkede kimseyi mahsur bırakmıyor, tüm bunları yaparken arayana adeta psikolojik destek de veriyor. "Sakin olun, ağlamayın, ülkenize döneceksiniz" deniyor. "Gerçekten mi?" diyorum. Şu 24 saat içinde duyduğum ilk güzel şey bu ve uçuşumu hızla değiştiriyorlar, uçağın kalkmasına beş saat var. Tedbir amaçlı John F. Fennedy Havaalanı'ndaki lounge'lar kapanmış. Havalimanı püskürtmeyle dezenfekte ediliyor. Uçağın içi özel maddelerle temizleniyor; sadece yolcuların ellerinin en çok değdiği yerler değil, tuvaletler, koltuklardaki masalar, baş üstü bagaj dolapları ya da emniyet kemerleri... Böyle bir temizlikten sonra insan gönül rahatlığı ile uçağa biniyor ve ülkesine dönebiliyor. Sizin de uzaktan bir yakınınız gelecekse içiniz rahat olsun.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA