Haftalardır olduğu yerde patinaj yapan Çukur dizisi nihayet heyecanlı bir bölümle izleyenlerinin karşısına çıktı. Özellikle Yamaç'ın, karısı Sena'yı kaybetmesi, izleyicileri şoke etti.
Gelgelelim, son bölümde yine akıl ve mantık yoluyla izah edemediğim bir sürü olayla karşılaştım. Sena, içine yavaş yavaş su dolan, kurşun geçirmez bir özel akvaryumun içinde boğuldu.
Ama su daha boynuna bile gelmemişken, akvaryuma nereden su doluyorsa, orayı eliyle, ayağıyla kapatmayı bir türlü denemedi.
Bırakın denemeyi, aklının ucuna bile getiremedi.
Hadi panikledi diyelim. Peki onu kurtarmak için dakikalarca vakitleri olan Mahsun ve Yamaç ne yaptı? Akvaryumun çevresinde ve üzerinde tepinip durdu. Hiçbirinin aklına akvaryuma su sağlayan pompanın elektriğini kesmek için sigorta şalterini indirmek gelmedi...
Ne demeli? Olacak ile öleceğe çare yok! İşin daha da trajikomik tarafı ise, Sena boğulurken, alttaki banttan havuz ekipmanları reklamının geçmesiydi...
Gelelim asıl şapka uçuran saçmalığa... Aynı yapım şirketinin iki dizisi Çukur ile Çarpışma, iki haftadır tıpkı siyasette olduğu gibi rakiplerine karşı 'ittifak' yapıyorlar. Çukur'un Vartolu'su, Sena'nın yerini öğrenebilmek için Çarpışma'nın Veli'sinden yardım isteyince iki dizinin karakterleri aynı kameranın karşısına geçtiler.
Veli, Cansız'ın da yardımıyla Sena'nın yerini Vartolu'ya söyledi.
Muhtemelen Çarpışma'nın gelecek bölümlerinde de Vartolu komşu diziye konuk olur. İyi güzel de, madem iki dizi aynı zaman dilimindeki olayları anlatıyor, o zaman Çukur'da öldüğü halde Çarpışma dizisine transfer olan Komiser Emrah'ın (Alperen Durmaz) durumunu nasıl izah edeceğiz?
Yoksa Çukur ile Çarpışma, bilim adamlarının tartıştığı 'paralel evren' kuramını mı ispatlamaya çalışıyor?