Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

‘Eşkıya’dan büyük ders

'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz', bu hafta da müthişti. Hele mahallenin bilgesi 'Şahin Ağa'nın anlattığı hepimize ders olacak mesel, hafızalara kazınacak cinstendi.
Tipi, 'Özel psikiyatrım' dediği 'Şahin Ağa'dan yine akıl almaya gelmişti. Kardeş bildiği 'Ateş'in akıl durduran ihanetinin ardından "Niye bütün bunlar benim başıma geliyor Şahin Ağa?" diye sorunca, bilge adam anlatmaya koyuldu:
"Bir bey, çok sevdiği kızını evlendirmeye kıyamıyormuş.
Görücüler artınca, gelenleri başından savabilmek için, 'Bana suyun kaynarken nasıl ses çıkardığını doğru olarak söyleyebilene kızımı vereceğim' demiş.
Talipler, akıllarına geleni sıralamaya başlamış: 'Tıkır, tıkır', 'Lıkır, lıkır', 'Fokur, fokur...' Bey, hiçbirini doğru kabul etmemiş. Bu arada kızın sevdiği bir genç varmış. Kıza, 'Kavuşabilmemiz için bilmecenin cevabını babandan öğrenip bana söylemen lazım' demiş. Kız binbir rica ile babasından doğru cevabı alabilmek için dil dökmüş.
Bey, dayanamayıp yanıtlamış:
'Su kaynarken kendi kendine der ki; 'Su olmasam bulut olmazdım.
Bulut olmasam yağmur yağmazdı.
Yağmur yağmasa ağaçlar büyümezdi.
Ağaçlar büyümese odun olmazdı. Odun olmasa beni böyle ateşin üzerinde kaynatamazlardı.
İşte bunun için kaynarken hep 'Benden bana, benden bana' diye ses çıkartırım.' Ertesi gün kızın sevdiği genç gelip doğru cevabı verince, bey hüzünle mırıldanmış:
'Benden bana, benden bana...' İşte bunun içindir ki, başımıza gelen her şey bu dünyada 'kendimiz' olduğumuz içindir. Karşılaştığımız güçlüklerin de, güzelliklerin de kaynağı özümüzdür. O nedenle yaşadıklarımızı her zaman sabır ve tevekkülle karşılayıp varlığımıza şükretmeliyiz."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA