Bana göre gerçek sanatçı, 'Söyleyecek sözü olan kişi'dir. Çünkü eserleri yaratan, öncelikle fikirlerdir. Bunu bana bir kez daha düşündüren, Yıldız Tilbe'nin sosyal medyada paylaştığı bir yorumu oldu. Şöyle demiş Yıldız: 'Darwin yaşasaydı evrimi reddederdi; onun zamanında bilim bu kadar ileride değildi, ne bilsin zavallı. DNA bile şunun şurasında yeni keşfedildi. İnsan vücudunda bilinmeyen sonsuz şeyler var, daha haberimiz yok kendimizden. Neyse, nedense işte öyle. Başka türlüsüne gücü yetene işte meydan. Allah'ın yarattığı tek bir şeyi evirin de görelim. Sebzeyi, meyveyi evirdiniz, samana çevirdiniz. Hiçbir şeyin eski tadı kalmadı neredeyse.' Darwin teorisine inanıp inanmamak sizin tercihinize kalmış. Burada önemli olan, Yıldız'ın sadece şarkılarına konu olan aşkı meşki düşünmeyip tüm dünya ve ahiret işlerine kafa yoruyor olması. Zaten dünyaya duyarlı olmayandan sanatçı olmaz. Yıldız Tilbe şarkılarının birkaç kez çalındıktan sonra 'klasik' olmasının sebebi de bu. Tıpkı Sezen Aksu gibi... Şarkı sözü yazmayı 'ritme uygun kafiye mühendisliği' sanan, 'sevgiliye sitemi' bile 'atar yapma'(!) sığlığında karaya oturtan, sokak sloganı yaratmayı felsefe sayan, sonra da yazdıkları şarkılar üç günde buhar olan zevata tavsiyemdir: Fikir olmadan zikre girişmeyin.