Bugüne kadar lunapark kazalarına kaç kurban verdiğimizi biliyor musunuz? Ben de bilmiyorum. Çünkü böyle bir istatistiğe ulaşamadım.
Ama şunu iyi biliyorum ki, yıllardır yaz aylarında lunaparklardan sürekli acı haberler geliyor. Sonuncusu da geçen hafta sonu Kırşehir'den geldi. 'Solucan' olarak bilinen hız treninin devrilmesi sonucu bir kişi öldü, dört kişi ağır yaralandı. Ölen ve ağır yaralananlar arasında bir baba ile minik evladı da vardı.
Görünen o ki, lunaparklarda bir sorumsuzluk ve denetimsizlik sorunu var. Ben olsam hemen bugün, bir genelge ile lunaparkların tümünü kapatır, uzmanların incelemeleri sonucu ancak 'güvenli' raporu verilenleri yeniden hizmete açardım. Peki bu yeter mi?
Yetmez. Her yıl, lunaparklar kurulur kurulmaz aynı incelemeyi yeniden başlatır, periyodik sürelerle tekrarlar, ihmali olanlara hapis de dahil, ağır cezalar verirdim. Zira bir baba ile evladını, belki de hayatlarının en mutlu anında yaşamdan koparmaya hiçbirimizin hakkı yok.