Bak güzel yavrum:
Sen gelmeden iki hafta önceydi.
Birileri, güzel yurdumda senin gibi masum bebelerin geleceğini karartmaya çalıştı. İzin vermedik. 16 yaşındaki bir ağabeyin, babasıyla beraber şehit düştü bu yolda, 206 kahramanla birlikte...
Korkmadık, kaygılanmadık desem, inanır mısın ki? Kendimiz için değil... Annen, televizyona düşen haberlerin karşısında, karnı burnunda güçlükle nefes alıp verirken, sana bir şeyler olacak diye korktuk. Ama sen doğmalısın.
Yoluna çıkan ne varsa katıp götüren bu selin önünde bir kum torbası olmak için doğmalısın. Koca yurdu saran yangına yağmur damlası olmak için doğmalısın.
Çünkü bu dünyaya en çok 'masumiyet' lazım.
İnanıyorum ki, vatanını seven iyi insanların dünyaya hediye edecekleri 'melekler' koruyacak hepimizi şerden...
Bilmem bu yazıyı ne zaman okuyacaksın sevgili kızım.
İnşallah o gün, "Beni böyle bir dünyaya niye getirdiniz?" diye değil, "İyi ki bu güzel vatanda doğmuşum" dersin...
Hele bir gel de...