Yunanistan'da geçen ay ortaya çıkan Batı Nil virüsü nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısının 18'e ulaştığı bildirildi. Yaygın olarak ateş, baş ve kas ağrıları, iştah kaybı, bulantı, kusma, ishal, ciltte kızarıklık, lenf bezlerinin şişmesi gibi belirtiler gösteren Batı Nil virüsü, sivrisinekler aracılığıyla memelilere bulaşıyor. Kan yoluyla, organ ve doku nakliyle de bulaşan virüs, normal koşullarda kendini göstermiyor ve çoğu zaman farkına varılmadan atlatılıyor. Son zamanlarda Manisa'da ortaya çıkan viral enfeksiyonunun Batı Nil Ateşi olduğu düşünülüyor. Peki Batı Nil Hastalığı nedir ve nerden geldi? İsrail'de 1951, 1954 ve 1957 Güney Afrika'da1974 yılında BNV epidemileri görülmüştür. 1974-1994 yılları arasında rastlanmayan virüs, 1994 yılında Cezayir’de, 1996 yılında Fas ve Romanya’da, 1997 yılında Çek Cumhuriyeti ve Tunus'ta, 1998 yılında İtalya'da, 1999 yılında Rusya, ABD, ve İsrail'de; 2000 yılında da Fransa, İsrail ve ABD'de insanlarda ve atlarda ani salgınlar şeklinde ortaya çıkmıştır. Ayrıca meydana gelen salgınlarla birlikte özellikle A.B.D ve İsrail' de çok sayıda kanatlı hayvan ölümleri de görülmüştür. Daha çok nörolojik semptomlarla karakterize bir enfeksiyon oluşturan virüs, ilk olarak 1937 yılında, Orta Afrika ülkelerinden Uganda'da Nil Nehri’nin batı kısımlarında infekte bir kadından izole edilmiştir. Virüsün ilk tespit edildiği tarihden günümüze kadar çeşitli dönemlerde epidemilerine rastlanmıştır. Bulaşma Yolu Risk Altında Olan Yaş Grubu Hastalığın Seyri Yaşlılar, çocuklar, hamileler ve HIV/AIDS hastaları gibi bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde Batı Nil virüsü çok ciddi olabilir ve beyin iltihaplanmasına ya da beyni ve omuriliğini çevreleyen zarlarda iltihaplanmaya yol açabilir. Virüse yakalananların yaklaşık %1'inden daha azında şiddetli hastalık görülmektedir ve az sayıda vakada Batı Nil virüsü ölümcül olabilir. Batı Nil ateşinin yaygın olarak görülen belirtileri ve semptomları şunları içerir: Tedavi Korunma Önlemler * N, N-dietil-m-toluamit (DEET) ya da permetrin gibi haşere kovucuların kullanılması, * Ev ortamında sivrisinek kaynağı olabilecek şeylerin azaltılması da önemlidir * Kenelerin beslenmelerini destekleyen yerler ve kaynakların yok edilmesi, * Halk sağlığı konusunda çalışan hekimlerin ve halk sağlığı laboratuvarında çalışan personelin bilgilendirilmesi. * Sivrisineklerin hakim olduğu saatlerde, özellikle gün ağarırken, akşam karanlığında ve akşamın erken saatlerinde gereksiz dış mekan faaliyetlerinden kaçının. Yolcular İçin Risk Amerika’daki Vaka Sayısı Amerika'da Yaşayan Sivrisinek ve Kene türleri Virüsü Taşıyan Kanatlılar Diğer Memelilerdeki Durum Amerika’da Bu Virüse Karşı Yapılan Çalışmalar Sivrisineklerin Yaşam Döngüsü Sivrisineklerin Temel Özellikleri Sivrisinekler yumurtalarını durgun suya bırakırlar. (yosunlu, sığ sular, durgun sular, lağım ve kanalizasyonlar, bataklık ve taban suları, su birikintileri) Sağlık Bakanlığı'ndan Açıklama Sağlık Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği'nden yapılan açıklamada, ''Batı Nil Virüsü enfeksiyonu vakalarına Türkiye'de de rastlanılmıştır'' denildi. Konuyla ilgili olarak bugün Bilim Kurulu ve Bakanlık yetkililerinin katılacağı basın toplantısı yapılacak.