Evli ve 2 çocuğu olan F.K., aynı zamanda C.Ç. ile nikahsız olarak ilişki yürütmeye başladı. 21 yıl süren birlikteliklerinden iki kız ve bir erkek çocukları dünyaya geldi. F.K., bu çocukları nüfusuna geçirip, kendi evlatlarından ayırmadı. F.K., bir yakınının ortanca kızları Z.R'nin aileden kimseye benzemediğini, kendisinden olmayabileceğini söylemesi üzerine şüphelendi. Bunun üzerine F.K., soy bağının tespiti davası açtı. Dava kapsamında alınan DNA sonuçlarına göre Z.R'nin kendi kızı olmadığını öğrenen F.K. büyük bir şok yaşadı. F.K., özel bir klinikte de DNA testi yaptırdı ancak, sonuç değişmedi.
DNA SONUÇLARINI KADININ YAKINLARINA GÖNDERDİ
Bu durumu hazmedemeyen F.K., iddiaya göre DNA test sonuçlarının olduğu evrakları kadının bazı akrabalarına gönderip, hakarete varan sözler yazdı. Bu durumdan haberdar olan C.Ç'de mağduriyet yaşadığı gerekçesiyle kendisi ve kızı ile ilgili kişisel bilgileri izinsiz olarak paylaştığı gerekçesiyle F.K. hakkında suç duyurusunda bulundu.
YARGILANDI, CEZA ALDI
Konya Cumhuriyet Başsavcılığı suç duyurusu ile ilgili soruşturmasını tamamladı. F.K. hakkında 'Kişisel verileri hukuka olarak geçirmek ve yaymak' suçundan 4 yıla kadar, 'Hakaret' suçundan ise 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanan F.K., "Suç kastıyla hareket etmedim. Kendi bilgilerimi paylaştım. Olayı buralara kadar gelmesi nedeniyle pişmanım" dedi.
Mahkeme, F.K'nın 'Hakaret' suçundan beraatine karar verdi.
