Sözlükte, ´gizli ve örtülü varlık, görülmeyen şey´ anlamına gelen cin, terim olarak duyu organlarıyla algılanamayan, çeşitli şekillere girebilen; ateşten yaratılmış, mânevî, ruhanî ve gizli varlıklara verilen bir addır Cin kelimesi geniş anlamıyla ele alındığında, insan kelimesinin karşıtı olarak kullanılır ve herhangi bir kayıtla sınırlandırılmamışsa, duyu organlarından gizlenmiş bütün mânevî varlıkları ifade eder. Dar anlamıyla ise cin kelimesi, ruhanî varlıkların bir kısmını belirtmek için kullanılır. Çünkü gözle görülmeyen ruhanî varlıklar üçe ayrılır: 1-Hayırlı olan ve Allah´ın emrinden çıkmayan ve insana iyi şeyler ilham eden melekler, 2-insanı aldatan ve şerre yönelten şeytanlar, 3-hem hayırlıları hem de şerlileri bulunan cinler Cinler, duyu organlarıyla algılanamayan varlıklar olduğu için, onlar hakkındaki tek bilgi kaynağı vahiydir. Kur´ân-ı Kerîm ve sahih hadisler, cinlerden bahsetmekte, doğru düşünebilen akıl da bunu imkânsız görmemektedir İnsanların cinleri göremeyişi, gözlerinin cinleri görecek yetenekte yaratılmamış olmasındandır Kur´an´a göre insan topraktan, cinler ise ateşten yaratılmıştır. Bir ayette şöyle buyrulur: 'Cinleri öz ateşten yarattı' (er-Rahmân 55/15) Başka bir ayette ise; 'Andolsun biz insanı, kuru kara çamurdan, şekillenmiş kara balçıktan yarattık. Cinleri de daha önce, zehirli ateşten yarattık' (el-Hicr 15/26-27)buyrulur... Sonuncu âyet cin türünün insan türünden önce yaratıldığını da göstermektedir. Kur´an´da cinlerden bahseden, yirmi sekiz âyetten oluşan ve Cin sûresi diye bilinen bir sûre bulunmaktadır. Bir kısmı da kâfirdir Bu sûrede de dile getirildiği gibi, cinler çeşitli gruplara bölünmüşlerdir Cinlerin bir kısmı müslümandır. Kâfir olanları cinlerin çoğunluğunu oluştururlar. Cinlerin mümin olanları, müminlerle beraber cennette, kâfir olanları da kâfirlerle beraber cehennemde kalacaklardır Cinler çeşitli şekillere girebilecek ve insanların yapamayacağı bazı işlerin üstesinden gelebilecek yetenekte yaratılmıştır. Hz. Süleyman Sebe melikesinin tahtını getirtmek istediğinde cinlerden birinin, o henüz yerinden kalkmadan tahtı getirebileceğini söylemesi (en-Neml 27/39) bunu göstermektedir Cinin Hz. Süleyman´la karşılıklı konuşması, onların gözle görülebilecek bir şekle girebileceklerine işarettir. Allah cinleri Hz. Süleyman´ın emrine vermiş, o da cinleri ağır ve meşakkatli işlerde kullanmıştır. Cinlerin mutlak gayba dair bilgileri yoktur insanların bilmediği, geçmişe ve şu ana ait bazı olayları bilebilirler. Ancak bu durum, cinlerin insandan daha üstün varlıklar olduğunu göstermez Cinler de insanlar gibi iman ve ilâhî emirlere itaat etmekle yükümlüdürler. Bir âyette, 'Süleyman´ın ölümüne hükmettiğimiz zaman, onun öldüğünü, ancak değneğini yiyen bir ağaç kurdu gösterdi... (Sonunda) yere yıkılınca anlaşıldı ki cinler gaybı bilselerdi, o küçük düşürücü azap içinde kalmazlardı' (Sebe´ 34/14) buyurularak, onların gaybı bilmedikleri açık bir şekilde ortaya konulmuştur. 'Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım' (ez-Zâriyât 51/56). Cinler tıpkı insanlar gibi yerler, içerler, evlenir ve çoğalırlar, erkeklik ve dişilikleri vardır, doğar, büyür ve ölürler. Ancak cinlerin ömrü, insanlarınkine göre epeyce uzundur. müslüman bir kimsenin cinlerden korkmaması ve Allah´ın izni olmadan, bir varlığın başka bir varlığa zarar veremeyeceğine gönülden inanması gerekir Diğer varlıklardan gelebilecek zararlara karşı Allah´a sığınmak gerektiği gibi, cinlerden gelebilecek zararlar hususunda da aynı tutum gösterilmelidir. Bazı durumlarda cinlerin insanlara zarar vermesi söz konusu olabilirse de, Nitekim Hz. Peygamber´in de cinlerin insanları etkilemesine karşı Âyetü´lkürsî´yi, Felâk ve Nâs sûrelerini okuduğu bilinmektedir Cin görmek,cin çağırmak,cinden bilgiler almak,cinlere hükmetmek, cinlerden define yeri öğrenmek,cinlere define getirtmek,hatta cinlere spor toto,sayısal loto,şans topu,on numara,süper loto,iddia gibi şans oyunlarının sonuçlarını önceden söyleterek zengin olmak hayallerini hep süslemiştir Ancak, cinlerin geleceği bilemeyecekleri ayetlerle sabittir. Meleklerden bilgi çaldıkları düşünülse de, bu bilgiler çoğu kez yanlış çıkmaktadır Lakin, cinlerin, insanların gizlilerini ve geçmişlerini bilmeleri mümkündür Cinler kaç yıl yaşar ? Cinlerin ömrü insanara oranla çok daha uzundur. yüzlerce hatta binlerce yıl yaşayabilirler. Bu sebepledirki cin bin yıl önce saklanmış bir definenin yerinibilebilir, yüz yıllar önce olmuş olayları cin o zamanlar yaşadığından, gayet net bir şekilde anlatabilir. Bu kadar uzun bir ömre sahip olancinler elbette bu ömürle orantılı olarak güçlü bir hafızaya sahiptirler. Cin gibi,cin gibi bakıyor,cin gibi akıllı,cin fikirli,cinbaz (canbaz)sözleri cinlerin verdiği ilhamla insanlar arasında hala söylenmektedir. Cin Suresinde Peygamberimiz Hz.Muhammed Kur´an okurken cinlerin onu dinledikleri, ve peygamberimizin cinleri doğru yola Anlaşıldığı gibi Peygamberimizde cinleri görmüş,cinlerle konuşmuş, cinlere tebliğde bulunmuş,cinleri de insanları uyardığı gibi uyarmıştır. Tevrat ve İncil´de de cinlerden bahsedildiği gibi Budizm,Taoizm,Şamanizm gibi inançlarda da cinler önemli yer tutar Kutsal kitaplarda cin ve periler... Bütün inanç sistemleri cinleri dışlamaz cin gerçeğini kabul eder. Kuran tefsircilerine göre insanların atası Adem cinlerin atası ise Cann yani iblistir. Yine verilen bilgilerde cinlerin de insanlar gibi erkek ve dişilerden oluştuğu, bunların erkeklerine cin dişilerine de peri dendiği söylenir. Cinler binlerce yıl yaşar ve onlarda evlenir,çoğalır. Cinler ve perilerle evlenen insanların olduğu her devirde söylenegelmiştir. Cinleri görüntülemek mümkünmü ? Cinleri gösteren kamera Cinleri görüntülemek mümkünmü ? Cinleri gösteren kamera. Kuran´ı Kerim´de ki cinlerin tarifi yapılırken 'ateşin dumansız alevinden' tanımı bizlere cinlerin ışınlar ve dalga boylarından meydana gelmiş yaratıklar olduğunu düşündürmektedir. Askeri amaçlarla geliştirilen çeşitli görüş aygıtlarının zamanla duvarların ardını bile gösterebilecek kadar geliştiği bu çağda yeni keşfedilen bir cihazla cinlerin de Böyle bir cihaz yapıldıysa bu cihazı yapmayı başaranların biz cinleri görüyoruz diyerek bu muazzam bilgiyi Dünya kamu oyuna açıklaması beklenemez. Cin çağırmak,cinleri görebilmek,cinlerle konuşmak,cinlerden define yeri sormak,cinler vasıtasıyla kayıp eşyaları bulmak, cinlerden kayıp kişilerin yerlerini tesbit etmelerini istemek,cinler vasıtasıyla gizli ya da uzakta konuşulanları duyabilmek gibi, çeşitli ilginç konuları içinde barındıran Firdevs-i Tavil´in 1488 yılında yazdığı Davetname adlı eser o zamanlar cin konusunun halktan saklanmak bir yana bizzat yetkili kişilerce halka açıklandığına iyi bir örnektir. Kitapta cinler ayrıntılı bir şekilde anlatılmış, cinlerin görünüşleri açıklanmış,cin ve perileri özel amaçlar için kullanma Davetname adlı bu eserin 1703 tarihli yazmalarında ise cinlerin ve perilerin görüntüleri inceden inceye tarif edilerek sahifelerde resmedilmiştir Cin ve perilerle nerelerde karşılaşma ihtimalimiz yüksektir ? Cin ve periler her zaman,her yerde görülmez. Özellikle ıssız ,insanların yerleşim yerlerinden uzak alanları kendilerine mekan seçerler. Terk edilmiş metruk evler buna güzel bir örnektir. İnsanlar nasıl evlerine tanımadıklar Cin çarpması: İster isteyerek,ister istem dışı olsun cinlerle karşılaşma halinde kişi cinlerin yaydığı dalga boyuna maruz kalır, Cin çağırayım derken cin çarpmasına uğrayan çok sayıda insan vardır. Böyle bir niyeti olmadığı halde isteği dışında cin veya cinlerle karşılaşan kişiler de vardır elbet. bunun yanında cinlerin kimi zaman büründükleri dehşet verici görüntüde bu dalga boyunun yaydığı sarsıntıya ilave edilince elbette insanın ruhsal dengesinde de sarsıntılar olacaktır. Cin görüldüğünde duyulan bu ani korku ve heyecan özellikle yüz felci ve psikolojik travmalara sebep olur. Halk arasında böyle kişiler cin çarpmış,cin tutmuş,cinli,cinlere karışmış gibi ifadelerle tanımlanır Cinler neye benzer,fiziki görünümleri nasıldır ? Cinler bazen bir kedi,bazen bir keçi,bazen bir at,bazen de bir insan ya da yarı insan yarı hayvan şeklinde görülebilir Anlaşılan odur ki cinler Bazen korkunç bir yaratık suretinde görünen bir cin bazen de çok güzel bir peri kızı şeklinde insanın karşısına çıkabilir. İnsanların hizmetine giren cin ve periler elbette bağlı oldukları kişilere onların hoşuna gidecek en güzel surette görünürler. Cin nasıl geri gönderilir? Cinin gelişi gitmesine oranla daha kolaydır Cini göndermek ise bir hayli zordur. Bu işlem için sadece cesaret yeterli olmaz bilgi şarttır, bilgisiz bir kişi cinleri başına toplayabilse de geri gönderemezse hayatı kendine bir bakıma zindan eder. Cini gönderebilmek için cinin size saygı duyması,gücünüz karşısında itaat etmesi gerekir. Cinlerle evlilik... Cin yada Perilerle evlenen insanların varlığından tarih boyu bahsedilir. Cin erkek olduğundan cinlerle kadınlar evlenir Cinin dişisine Peri denir. Eski Türk İnancında Cinler... İslamiyet öncesi Türk inancında yine tek Tanrıya tapılırdı. Erişilmez anlamında Gök Tanrı ifadesiyle adlandırılan yaratıcı insan oğluyla beraber cinleri de yaratmıştı. Gök Tanrı inancında Cinlerin üç büyüğü vardı, bunların adları çar,çur,çor idi. Örneğin günümüzde dahi parayı çar çur etti derken,bu eski cin isimlerinden bahsederiz. Yani cin gibi geldi ve gitti. Tabii aniden görünüpte sonra kişiye musallat olan cinleri bu ifade dışında tutuyoruz. Aklım karman çorman oldu derken bir bakıma sanki cin gören kişinin o anki şaşkınlığını aklının başından gider gibi oluşunu da ifade etmezmiyiz.