Kadın ve Demokrasi Derneği KADEM'in Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile birlikte düzenlediği III. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi, "Ailenin Güçlendirilmesi" ana teması ile İstanbul'da Grand Cevahir Otel'de başladı.
Zirve kapsamında düzenlenen "Küreselleşen Dünyada Ailenin Önemi: Öncelikli Politikalar ve Uygulamalar" başlıklı "Liderler Oturumu"nda 9 ülkenin bakanı yürüttükleri politikaları ve tecrübelerini paylaştı. Oturumun moderatörlüğünü İslam İşbirliği Teşkilatı Kadın Dayanışma Konseyi Başkanı Dr. Esra Albayrak yaptı.
Albayrak, söz konusu kadın olduğunda ailenin bu konuda önemli bir işlev gördüğünü belirterek, aile kavramında hem kadının hem erkeğin hem de çocuğun güçlü bir rol oynadığını söyledi.
Kadının güçlü olduğu bir aile de erkeğin de güçlü olduğunu vurgulayan Albayrak, "Kadına karşı şiddet doğu toplumlarına has bir özellikmiş gibi gösterilmektedir. Böyle bir algı yaratılmaktadır. Oysa batı toplumlarında aynı sorunlar yaşanmaktadır" diye konuştu.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, küreselleşmenin her konuda olduğu gibi aile üzerinde de önemli etkileri olduğunu söyledi.
"Ailenin Sorumluluk, Saygı, Sadakat, Sabır ve Sevgi tuğlalarından oluşan toplumun nüvesi olduğunu belirten Bakan Selçuk, şunları kaydetti: "Türkiye'de oluşan sosyal devletin dünyada eşi benzeri yok. 2018 yılında yaptığımız sosyal yardımlar 40 milyar TL'yi geçti. Yoksulluk oranlarımız azalıyor. Bütün vatandaşlarımızın yanında olmaya çalışıyoruz. Şartlı eğitim, sağlık, gebelik yardımları, çocukları korumaya yönelik yardımlar yapıyoruz. 122 bin çocuğumuz SET Programı sayesinde ailelerinin yanındadır."
"İstihdam alanında da hem kadınlarımıza hem de erkeklerimize istihdam sağlıyoruz. 1 milyon hanede 2 milyon vatandaşımızı ziyaret ettik. Ailelerimiz kendi içinde bir dayanışma kültürü oluşturarak sorunları çözüyor. Bakıma muhtaç yaşlılarımızın yüzde 91'ni ailelerimiz üstleniyor. Ailelerimizin geleneklerimize kültürümüze sahip çakarak küresel yozlaşmanın önüne geçeceğine inanıyorum. Gelecek yıl da aile ve yaşlılık şuraları gerçekleştireceğiz."
İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Mosuumeh Ebtekar, ailenin gelişen teknoloji ile birlikte geleneksel değerlerini kaybetmeye başladığını belirtti. Ailenin yalnızlığın çaresi olduğunu vurgulayan Etbakar, "Ailenin sunduğu hizmetler küresel toplum için barış için çok önemlidir. Dijital dönüşüm ailede iletişimle ilgili sorunlar yarattı. Aile fertleri arasındaki iletişimi olumsuz etkiledi. 2 saat birlikte vakit geçiren aileler artık 20 dakika görüşebiliyor. Çocuklar birebir yüz yüze yerine elektronik cihazlarla görüşüyor. Bu da önemli sorunlar doğurdu." dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler, globalleşme yaşanırken koruyucu önlemleri almamanın sıkıntılarını yaşadıklarını söyledi. Göç, yoksulluk, teknolojideki gelişmeler ailenin kurumunu olumsuz yönde etkilediğini ifade eden Çeler, "KKTC'de aile yapısında enflasyon işsizlik, sağlık gibi sorunlardan dolayı etkileşimler yaşanmaktadır. Son bir yılda 800 den fazla eş boşandı. Bu da çocukları çok etkilemektedir. Dengeli bir aile yaşamının devam ettirilmesi öncelikli çocukların topluma faydalı bir şekilde yetiştirilmesi ile olur." dedi.
Endonezya Aile Bakanı Yohana Susana Yembise ise, son 5 yılda aile kurumunu güçlendirmek için önemli çalışmalar yaptıklarını belirterek, "Aile için kanunlarımızda önemli maddelerimiz mevcut. Kadına ve çocuklara yönelik programlar yapıyoruz. Aile yaşam merkezleri kuruyoruz. Ebeveyn kanunu için de hazırlıklar yapıyoruz. 700'den farklı kültür ve 5 büyük din var ülkemizde. Herkesin ayrı bir aile yaşantısı var. O yüzden geleneksel ve dini liderlere yaklaşıyoruz. Onların aileye bakışıyla birlikte projeler oluşturuyoruz" diye konuştu.
Kuveyt Sosyal İşler Bakanı Hind Sabaeh Barak Al Sabeeh, aile kavramını güçlendiren önemli yasal düzenlemeler içerisinde olduklarını söyledi. Özelikle çocuklarla ilgili yaptıklarını anlatan Sabeeh, "Aile yüksek meclisi kurduk. STK'ları içinde barındıran bir meclistir. Tamamıyla aileyi ele almaktadır. Aile nasıl güçlendirilir? Rolünü nasıl sürdürebilir? üzerine çalışmalar yapmaktadır. Bu yasal altyapı ile birlikte mecliste çok rahat çalışabilmektedir" dedi.
Filistin Devleti Kadın İşleri Bakanı Haifa Al-Agha, ailenin toplumun en önemli bileşeni ve çekirdeği olduğunu belirti. Teknolojik gelişmelerin dünyayı küreselleşme ile tek bir aile haline getirdiğini ifade eden Haifa, "Ama bu gelişmelerle birlikte ailenin de tehdit altında olduğunu gördük. Küreselleşme aile içine sızarak aileye zarar vermektedir. Elektronik suçlar artmaya başladı. Ülkemizde Elektronik Suçlar Başsavcılığı kuruldu. Sadece bu suçlarla ilgileniyor. Cinsel saldırıları ve diğer suçları takip ediyor. Filistin İsrail'in işgali altında olsa da Filistinli kadınlar her türlü özgürlüğe sahiptir. Kadın oranımız istihdam alanında yüzde 13'tür. Bu rakamı yeterli görmüyoruz. Artık roller değişmiştir, kadınlar ekonomide ve siyasette de aktif olarak faaliyet göstermektedir" dedi.
Azerbaycan Cumhuriyeti Aile, Kadın ve Çocuk İşleri Devlet Komisyon Başkanı Hijran Huseynova, dünyada boşanmaların arttığını söyledi. Aile kurumunun zayıfladığını belirten Huseynova, "Azerbaycan'da kadınlara saygıyla yaklaşılıyor. Birçok kanun ve mevzuatta değişiklik yaparak evlilik yaşını 18'e çıkardık, sağlık muayenesini zorunlu kıldık. Kadın ve erkeklerin hak eşitliğini sağladık. Cinsiyet eşitliği üzerin sorumlu şahıslar görevlendirildi. 2 milyondan fazla ailemiz var. Kadın ve çocukların durumunu düzeltmek için önemli projeler gerçekleştiriyoruz. Sağlam bir aileye sağlam bir toplum ve gelecek olarak bakıyoruz" dedi.
Kırgız Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Kalkınma Bakan Yardımcısı Adiyev Kanybek Mamatbekovich, "Ailenin güçlendirilmesi amacıyla kanunlarımızın yanında yürüttüğümüz programlarla bir kadının topluma, bir anne bir kadın olarak nasıl katkı sağlayacağı üzerinde çalışmalar yapıyoruz. Çocuk, aile merkezleri açıyoruz. Sorumlu annelik sorumlu babalık konularında eğitimler veriyoruz" dedi.
Ugandalı Bakan Hajatı Janat Balunzi Mukwaya, küreselleşmeyi açık büfe mutfak olarak gördüğünü belirterek, "Sizin için önemli olanı seçiyorsunuz. Afrika olarak bu mutfakta olmazsak gelişmiş dünyanın etkilerinden kurtuluruz. Uganda'da aile büyük bir kurumdur. Her yıl 15 Mayıs'ta Aile günü kutluyoruz. Bizler anneler olarak sosyalleşme konusunda önemli rol oynuyoruz. Hem aileyi hem çocuklarımızı sosyalleştiriyoruz. Aileyi bütünleştiren unsurları belirleyip yaygınlaştırmalıyız. Aileyi bir şekilde ilkokul sistemine katmamız gerekiyor. Bunu da devam ettirmeliyiz" diye konuştu.
