Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, yaşadığı mağduriyeti savcılık makamına bildirmesi ve savcılığın yönlendirmesiyle H.K.G'nin yanında yer aldı. Bakanlık, başta can güvenliği olmak üzere, barınma ve psikolojik destek noktasında H.K.G'ye sahip çıktı. H.K.G., Kasım 2020'de evden ayrılmasından itibaren, kendisine avukat tayin edilerek Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi'ne (ŞÖNİM) götürüldü ve çocuğu M.E.İ ile birlikte barınma hizmeti aldı.
Yüksek can güvenliği riski nedeniyle 8 Aralık 2020'de başka bir ildeki Kadın Konuk Evi'ne nakli gerçekleştirildi. Psikiyatri servisine yönlendirilerek tedavi programı uygulandı ve psikolojik desteklerle sürekli desteklendi.
PSİKOLOJİK VE HUKUK DESTEK
Talebi doğrultusunda okuma yazma kursuna yönlendirilerek ilkokul diplomasını açık öğretim üzerinden alması sağlandı, orta öğretime kaydı yapıldı. Meslek edindirme kursuna yönlendirilerek aşçılık sertifikası alması ve istihdama katılımı sağlandı. Boşanma davasına polis tedbirleriyle götürülüp getirildi.
BAKANLIK MÜDAHİL OLDU
Davaya müdahillik talebinde bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, olayın kamuoyuna mal olması nedeniyle mağdurun ve çocuğunun daha fazla örselenmemesi, güvenliklerinin tehlikeye düşmemesi, sanığa uygulanan adli kontrol hükümlerinin bu şartlarda yeterli kalmayacağı ve isnat edilen suçun katalog suçlardan olması nedeni ile yargılamada tutukluluk tedbirinin uygulanması, duruşmanın yakın bir tarihe çekilmesi ve dosyada gizlilik kararına hükmedilmesi talep etti.
Yeni bir tensip zaptı hazırlandı. Tensip zaptında duruşmanın 22 Mayıs'a bırakıldığı hatırlatılarak, bakanlık ve H.K.G.'nin avukatının talebinin usul ve yasaya uygun bulunduğu belirtilerek duruşmanın 30 Ocak'a bırakılmasına oy birliğiyle karar verildi.
